ESKİŞEHİR - ŞEHRENGİZİ - Bölüm dört
Hamidiye sağda, sol yönde Sazak,
Mecidiye yakın, Günyüzü uzak, Söğüt yollarını sanmayın tuzak, Kıvrımlı yolları dar Eskişehir. Muhacirler yapar kırma böreği, Yerliler fırında çeker çöreği, Yetmiş iki millet sözün gereği, Emek çalışanda ter Eskişehir. İnönü’den kalkar madeni kuşlar, Eğitim uçuşu burada başlar, Paraşüt kucaklar kayalar, taşlar, Uçuş rekorları kır Eskişehir. Sende bilim teknik salmış ününü, Bugünü görmeyen bilmez dününü, Aleme açalım taze gününü, Tarihin koynunda dur Eskişehir. Yeşil yaylalarda yaylağın serin, İç Anadolu’da almışsın yerin, Ankara varışlı hızlı trenin, Bize mesken oldu gar Eskişehir. Sırma gümüş işler Kaymaz’da kızlar, Vurulur davullar, çalınır sazlar, Gurbete gidenin yüreği sızlar, Yaralıya merhem sür Eskişehir. Mayısın tazedir, eylülünde güz, Çankaya yüksektir çarşı, pazar düz, Huzur tepesinden merkezi bir süz, Ağustos sıcağın kor Eskişehir. Emirdağ’dan gelir gurbet kuşları, Hava limanında döker yaşları, Uyanık görülür gönül düşleri, Hasret ile başlar zar Eskişehir. Sen ki şehriyarsın, sen ki güzelsin, Sen ki nadidesin, sen ki özelsin, Geleceğe doğru koşan bir ilsin, Toprağından çıkar bor Eskişehir. Muttalıp çayırı meranın özü, Memleket sevgisi sevginin özü, Yunus Emre’mizin en güzel sözü, Sevgiyi bağrında der Eskişehir. Yapay ağaçların ceryanlı telden, Gökyüzü gülümser yıldızlı tülden, Acı çeken bülbül ah etmez gülden, Kandilli şafağın nur Eskişehir. Venedik misali bağrında nehir, Nehiri sevgiyle çevreler şehir, Bu günü yarına etmeden tehir, Ben eski yeniyim der Eskişehir. Rabia BARIŞ Bu şiir 2010 da Türkiye sevdası’ndan birincilik ödülü almıştır. |