Bezginliği artırır, cana tak etmeler
Zikri duaya karışır
İstenmez dile dolanır heceler
Okuması zorlaşır nefes alamazsın
Boğazına düğümlenir her şey
Dünyan şaşar bir anda
Kalmaz gözünde büyüttüğün değeri

Sabırlara gebedir hali
Yokluğunda çoğalır hayali
Değişir mevsimlerin yönü
Bilinmez şiddeti
Bağrından kopan öfkenin

Dayanır sırt köşeye
Kapanır tüm kaçış yolları
Adım adım uzaklaşır
Attığın çığlık sesleri
Yüreğin çırpınır
Titrer yaralı kuş misali

Fırsat bile kalmaz
Savunmaya geçmene
Tükenir takatin
Yerini çaresizliğe bırakır
Boynun kıldan incedir
Keskin kılıç önünde

Taptığı yıldız kayar gökyüzünün mavisinden
Karışır belli etmeden gecenin ayazına
Bir soğukluk düşer ellerinden
Kapatır ansızın gönül sayfasının perdelerini
Bilmez tınısını
Akortsuz acı nağmelerin
Son bir nefes alır dumanınla
Yarım kalan izmaritin
Çeker içine seni

Aşikardır davası
Celselere bölünmez
Gözü yılsa bile
Köşe bucak kaçayım
Saklanayım demez

Hasreti dayanılmaz
Her an seninledir
Gölgen gibi dolaşır
Yorgun yüreğindedir

Deme sakın!
Varlığı neydi ki
Yokluğunu bileyim
O benim kölem
Ben onun efendisiyim

Söyleme sakın!
Aramam bir daha
Benden uzak dursun
Cehennemde yansın, kül olsun
Öyle ararsın ki
Hemde nasıl bilesin
Ağırlık düşsün üzerine
Demir kepenk kapansın
Derin uykulardayken
Adalet dile gelsin
Kılıcı keskindir kelâmından
Ucu boynundur bilesin

Hele bir hava kararsın
Yalnızlık seni sarsın
Ufka bakındığında
Eminim göreceksin
Kor alevler içinde
Hatrından geçir bir daha
Sor!
Yağmur damlalarına
Unutsan da farketmez
Alaca saatler yanılmaz
Vuslata beş kala
Getirirler aklına

Cesaretin varsa şimdi
Sadece ismimi de
Suretimi göster
Sor eşgalimi
Onlar çok iyi bilir
Senden daha iyi
...................tanırlar beni