BİTMEYEN SEVDAMDondurucu ayazda, Kar çiçekleri sıcaklığıyla, Bir kalp çizdim oltu taşına. Vatan yazdım üzerine, inadına. Boynu bükük sevdamla, Erzurum’ da. Kar, kar dolaşmak yürek serinliğine, Layık olmak için yüce sevgiye. Hiç erimesin dağlarında kar, Fahriye abla kadar sıcak yar, Munzur’un istediği helva tadında.. Erzincan’ da. Kurban olayım Madımağına, Senin suçun yok şehrim, Leke koymam adına, Kırılası eller, kıydılar canana, Kervan, kervan akar yürekler sana. Sızır şelalesinden sızdım sevdama, Sivas’ ta. Çivi gibi bedenlerdeyim Zeus’ta. Efeyim ya, Aldırmam sıcağa, soğuğa. Ölümüne sevda, Kuşadası’nda Deniz, deniz olmuş yüreğim, Mertliğim; Kimliğim, Aydın’ da. İki göz vermişim sana sevdam, Köroğlu diyarında.. Kim takar Bolu beyini, Sür atını üstüne, incilerin dökülmez ya. Kaybedeceğin iki göz, o da sen de yok. Yükselt sesini, kalma suskunca, Bolu’ da. Dellenmiş yüreğim, Katmışım ana vatana, Uzak kalma sevdama. Amik ovasından sal aşağı kendini, Habib Neccar’ ın arızalı yüzeylerine, Arıza görsün dost, düşman, Humus tadında, Antakya’ da. Hüzünlerle, sevinçlerle, Nemrut dağında sevdamla, Rivayetten anlamam, Mistik ya da okült yaşam, Kardeşliktir yaşayan, Can, can da, Adıyaman’ da. Ala kaymaklı dondurmam, Sana da toz kondurmam, Bir daha yaşanmasın katliam, Sütüyle yıkadım yüreğimi dondurmanın, bembeyaz. Yaz kahramanıma yaz, Fransız’a, İngiliz’e papuç bırakmaz, Nasıl üşümesin sevdam, hava ayaz. Maraş’ ta. Biliyorum, duyuyorum, görüyorum. Seni unutur muyum? Yakma gözlerimi isot, isot. Han topraklarında aç yüreğini dost, Karşı duruşun, haine olsun sevdama değil, Kara yılan türküsünü duyar gibiyim, Antep çeteleriyleyim, Gaziantep ’te. Yukarı Fırat’a doğru akmakta sevdam, Mis gibi kayısı kokusundayım, Bal tadı var adında, Şiro çayı, büklüm büklüm. Kaval sesinde yanık çoban türküm, Malatya’ da. Sabahattin Ali ve diğerleri, Unutulmayan hatıram zindanın, Senin ne günahın var en uç burun. On iki eylülün kara gölgesi karalamaz sevdamı, Antik çağın, doğan, Kalbimdesin sevdam. Harika bir manzara, Gün gelmiş şeytan azapta olmuşsa da, Kahretsin..şeytan bu ya, Sinop’ ta. Munzur çiçeğim, Dersim diye yanar içim, Dağlarında bülbüller öter sevdam, Sana uzanan elleri kırsam, Zel dağından, Düzgün baba kayalıklarına kadar, Dersim yazsam, Fırat kadar derin yürek, munzur kadar serin değil, Yanıyor yürek yanıyor, Tunceli’ de. Bir resim çizdim yine yüreğime, Yarim oldu, sevdam oldu. Den şilesi tadında, Boynu bükük kalmasın Süphan, heybeti var adında.. Yıkılmaz kalem, Keledoş mu desem? Otlu peynir mi desem? Çimdir yüreğimi gönlünde, Nasırlı ellerde, tırpanda, Bir başkadır sevdam, Van’ da. Toroslara yaslasam sırtımı, Portakal bahçelerinden, Köpük köpük sahillerine dalsa sevdam, Lanet olası rakının acı tadını şalgam suyu ile kesip, Günün erkenden buğday başaklarına ışımasına dalsam, Mersin’de. Etnografik, arkeolojik güzelliklerde, Gizemle şiirsel kentte, Bir Süryani kilisesinde, Telkari özeniyle, bir taşa sevdamı çiziyorum, Midyat’ lı eliyle, Mardin’ de., Ihlamur kokusunda sevdam, Toprağından bereket fışkıran Ya söğüt yaylasında, bir çadırda. Ya Ertuğrul Gazi’nin makamında Ya da ilmek ilmek mermer işleyen, Bozüyük diyarında. Irmak ırmak dal basar kiraz, Bu cennet yerinde, Sevda var gözlerimde, Bilecik ’te. Pusu kurdu gözlerim, Sevdamsın benim, Efeler diyarında seninleyim, Efes’te, Bergama’da, Kavuran yazda, keskin ayazda Karadan denize imbat esen meltem rüzgarlarında, Kordon da sahil tadında, İlk kurşunda; Hasan Tahsin’lerle.. İzmir’ de. Geçmişten geleceğe yolculukta, Bandırma vapurunda sevdam, Küffar göz koymuş yurduma, Bir güneş doğmuş umuda, Sarı saçlım mavi gözlüm orada. Karadeniz’den dalga dalga yayılmış Anadolu’ma. Özledim tarihimi özledim, Mustafa Kemal’imi özledim, Samsun’ da. Oyy sevdam oy, diyar diyar, haykır tüm gücünle, belki yar duyar. Bazen bir gizem oldun tarihlerde, Bazen bir deniz dizelerde, Aymaya çok mu var daha? Sevdam nerede? |