3
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1449
Okunma
zaman ne yaman akıp geçiyor
kum saatinden devşirme lahzalar silkelerek aramıza
bir yanım toz duman / bir yanım kan revan
değil mi ki daha dün Kâlû Belâ’da canlarla huzurundaydık
değil mi ki o günden bugüne şefkatle nazarındaydık
değil mi ki Levh-i Mahfuz’da kayıt düşüldü
tepeden tırnağa aşkın pazarındaydık
’oku’dum
isminle mana dokudum aleme
’oku’dum da ’oku’dum
ser verip sır vermedim kaleme
bağışla iflah olmazlığımı Ya Rab
sana yalvarasım geldi yüreğim harap
günah girdabında mahsur kaldım
şu tutunduğum dal ki serap
bilirsin çok oldu feleğin çemberinden geçeli
iyi kötüden akı karadan seçeli
ve bilirsin şu ağzımda kekreyen tat gül reçeli
keşke bir mum olabilsem şu karanlıkta / keşke bir mum
erisem de erisem / ta ki sana ersem
sen yine de gülümse yeni doğan güne
cemre gibi düşer kainatın baharına aşk
ve düşün parıltılı gözlerde tutuşan ilk kıvılcımın sarsılmaz ahengini
kolay mıdır eti kemikten ayırmak
kolaydır dersen yine de anlarım ama
dilim varmaz tüm acının izahı için sana konuşmaya
affet dağarcığım sana konuşacak kadar geniş değil
’oku’dum
isminle mana dokudum aleme
’oku’dum da ’oku’dum
ser verip sır vermedim kaleme
Murat TAN
5.0
100% (3)