AÇ KAPILARIŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Şiir yazan bir arkadaşım sayesinde başlamıştım şiir yazmaya.Bir gün onlarda kahvaltı yapıyorduk. Bir anda arkadaşımdan acele kağıt ve kalem vermesini istedim. Kağıdı ve kalemi alır almaz saniye düşünmeden bir solukta yazıverdim bu şiiri. arkadaşım ve ailesi merakla okumamı istediler, okudumda büyük bir heyecanla.Şiir bittiğinde derin bir sessizlik oldu. Beğendiler. İnsanların duygularına eziyet ettiğine inanıyorum, asıl özgürlük insanın duygularını gizlemeden yaşamasıdır.
Vücutlar yitirirken ruhlarını,
Ağır, ağır örüldü Engizisyon mahkmesinin duvarları. Özenle yerleştirilirken odalara işkence aletleri;... en iyi gardiyanlar kendisiydi insanların. Dün bugüne getirirken insanları, bitmişti mahkemeler, Usulca bir kapı sesi araladı yaşamı. Yürek o güzel ahengini yitirmiş, acı, acı döverken göğüs kafesini, her atışı.... Bencillik,duygusuzluk diye haykırıyor!... Engizisyon mahkemeleri..... Güzel duygularla dolup taşarken duygular duvarlara çakılmış, Anlamsızca zincirlenmişler. Her şeye kapatılmış, kalın ağır bir kapı. Artık ne girebilen, ne de çıkabilen var. Duvarlarına karanlığın sindiği O bembeyaz duyguların, Kararak çürüdüğü odalarda.... En çok hırpalanansa hoş görü. Sevgiyse bağırıyor!... Ben sevgiyim,sevin beni, ama kim duyuyor, Bu koskaca duyumsamaz yığında. İnsanlar bakmaz olmuş, Gözler gözlere hasret. kulaklarsa duvar. Salgın halinde sızıyor yığına körlük.... Dudaklar sökülmüş suratlardan, Tebessümlere yol yok. Kim?.... İnsanlar mı terkeden duyguları, Yoksa duygular mı insanları. Yeter artık…, Gardiyan aç kapıları.... (1990) |
düz yazıya yakın bi yanı olsa da
Kararak çürüdüğü odalarda.... "kararak, karmaktan mı geliyor ? çamur karmak gibi. yoksa karararak mı olacaktı acaba tam emin olamadım