ÖLÜMÜN KUCAĞIÜrkektir bakışları, Yavru Ceylanların. Tanıyamazlar hiç sevgiyi. Volkan olur belki yürekleri, Bir umut sezseler, çağlarlar ırmaklar gibi. Belirsizdir yaşam gözlerinde, yeşermemiştir umutları. Ermeden ergenliğe, Bir tutam aş için Alın terleridir,sulayan toprağı. Irgattır Onlar, Kısraktır, İşlerken toprağı,yanmakta tenleri. İşçidirler ormanda, Bayırda,bağda,pamuk tarlalarında. Güçlüdürler ,yalnızlığın çaresizliğinde, Oynarken pişpirik, Erkekleri kahvede. Umudun rengi neydi ? Bilemediler hiç. Masmavi,kahve,ela gözlerde, Yanamıyor aşk ateşi. Toplayamıyorlar,koklayamıyorlar Güneşin renginde , Dağ çiçeklerini... Taptaze tenleri yaşayamadan sevdayı, Kurban edilirler, TÖRE cinayetlerine, Çiçek açamadan , UMUTLARI ! Okutulsalar, Birer Işık olurlar. Dalga dalga büyürler enginlerde, Fışkırır fidanlar, Çoğaldıkça çoğalırlar Aydınlıklarda, Emine’ler,Güllü’ler, Gülbeyaz’lar, Fidan’lar... Kimi zaman şiddet,taciz, Kimi zaman tecavüz çalar kapılarını. Anlayamadan daha Yaşamın güzelliklerini, Kazılır mezarları. Karanlıktan gelir, Karanlığa ererler, Körpecik,gencecik KIZLARIMIZ , KADINLARIMIZ. Uyan İnsanım uyan ! Verme KADINLARINI, Ölümün soğuk kucağına ! NUR BENLİOĞLU GÜRSEL // 08.03.2011 - İZMİR |