Bugün Ayrılmak İçin Az Kaldı
Miladı dolmak üzere sevdamın
Bugün ayrılmak için az kaldı Yarın senden yoksun bir halde Yakında dökülür yapraklarım Seninle büyüyen bir çınardı sevdam Gidişinle kurumaz bilesin Ama kırılır dallarım ardın sıra Dilsiz bir adam olurum sanma Biraz kekelerim yokluğunda Geceleri ayakta kalırım Sabahları görmemek için Çünkü her sabah hayalin düşer odama Ve gözlerin gözlerime değer Yer yerinden oynar içimde Titremeler sarar ellerimi Dünü bugünden ayıran yokluğun değil Varlığının ardında kalan kırıntılar Sen yok oldukça artan kırıntılar Ve hiçbir zaman tam olmayacaklar İnan ki sitem eden dillerim kesilir Sana sadece iyilikler taşır gönlüm İçinde varlığını anımsatan gülümsemeler Yarına taşımak istediklerim dikilir karşıma Yakama yapışır gibi aklımı alırlar Aşkı sende bulmuşken ayrılığı bilmem Unuturum sensizken sensizliği Bir an sessizleşir şehir San ki sesini bana getirir Sonra gözlerim dökülür Karadeniz’e Yağmurlar düşer kaldırımlara Ve sen bulutlu bir gökyüzünde belirirsin Adını söylerken elim ayağıma dolanır Bende yıkılmamak için adını söylemem Seni bana en çok hatırlatan bir şey ararım Aklıma iki gözüm gelir Bende seni öyle anarım ömrümce Anlıyor musun iki gözüm |