Nevbahara hazırlanan saçlarınız..
Biliyorum, hüzün doldu hiç görmediğim gözleriniz
Belki ela, belki kara, yada eşsiz mavi bir deniz Nevbahara hazırlanan saçlarınız, belki serrayı kıskandırır Belkide, gecenin en koyusunda yalnızlığa demir attırır Tek bildiğim gülistan’a sebep olan isminiz ve kabına sığmayan yüreğiniz Kim bilir acınızı, özleminizi, sevdanızı Rüyanızın dar sokaklarında kimi aradığınızı Kim bilir hangi sağanakların altında ıslandınız Uğrunuza verilmiş sözleri hatırlayarak ağladınız Gülmeyi unutan annesiz bir çocuk gibi küstünüz hayata Ancak sizde bir annesiniz, cennet sizi bekliyor semada Ben’se kaç asırdır yaşıyorum hayatta Yaratıldığımda sevda bile yoktu dünyada Zaten bıkmışım, usanmışım, usandırılmışım.. Hazır kabir toprağına bulanmışken ellerim Kendi cenazemi kendim yıkar, çeker giderim Siz sakın-ola üzülmeyin Yalnız bir fatihayıda esirgemeyin |