Abdal Musa Destanı
Abdal Musa Sultan çıkardı
oku koynundan attığın ok mu bu dedi şaşırdı Kaygusuz bu durumdan pirin eline sarıldı hemen "erin işi keremdir dedem ben ettim siz etmeyin benide konukluğa kabul edin." "alın Gaybi Beyi "dedi Sultan derviş oldu Kaygusuz Sultan adı Aliattin Gaybiydi Kaygusuzun henüz gençti onsekizindeydi avdan geliyordu Teke ilinden babası beyiydi Alanya kalesinin arkadaşları buldular Kaygusuzu asitanede "beyim gelin gidelim "dediler Kaygusuz" siz gidin ben gelmem" yanıtladı adamlarını babasına uğurladı babası duyunca bunları sinirlendi "alın getirin dedi muhakkak, benim Gaybi evladımı" giden gelmedi derviş oldu sayı tam beş yüzü buldu Teke beyine dedi sen çare bul gitti gelmez benim oğul Teke beyi hazırlattı dev bir ateş "er ise gelsin söndürsün bu ateşi ki cihanda olmaz bir eşi" duydu bunu Abdal Musa beni seven ardımdan gelsin dedi dağlar,taşlar kurtlar,kuşlar yürüdüler Sultan’la dediler dağlarda geliyor sizinle sultanım "siz durun dağlar,taşlar" durdular sultanın buyurmasıyla semah ede ede girdi ateşe yüz dervişi ile Abdal Musa ateş gül bahçesi oldu söndürdü Sultanımın nuru ateşi aynı İbrahim peygamber gibi Abdal Musa pirim Orhan Gazinin silah arkadaşıydı Hacı bektaşın amca torunu Hasan gazinin oğluydu yeniçerilerin babası,yoldaşıydı geldi Antalyayı yurt edindi nice halk gelişiyle sevindi O Sultanın daha çok kerameti var biz burda anlattık bu kadar zorluoğlu sever pirini zikriyle atar gönül kirini Abdal Musa Kaygusuz dolduramaz kimse onların yerini cengiz zorluoğlu |
Yolun erenlerin yoludur belli.
Aşk ile.