Aşık, maşukuna ne sunmak ister, an kalp titrer!Hangi halin lisanıyla kalbi burukluğumu şehretsem Suskun sokaklar misali yapraklara mı meyletsem, esen yele ne söylesem Dağların eteklerinde inlesem, çağlayanın ahında nefeslenip ömrümü hasretsem Ruhumun düşündüren hicranıyla divanına gelip, mahçubiyetimle umut beslesem Sen ki vaktin ilzamında bekleyen bir yar ve cenahsın Her zaman ve her unutulan ne varsa sultansın, her mühleti şanınla akıtırsın Sanki yağmurun nidasından kalbimizde yeşeren bir aşksın, sevdanın hep odağısın Gönüller sultanı, aklın şiarı, ruhun feryadından kopan o çığlığın hasret yumağısın Hangi vakit şükretsem içim titrer, halde bitmez keder Sineler yılların derlenen belagatından ibretle söz eder, haşyet değil, ümit rehber Kitabı celilin nesillerin tahkikini bekler, vuslat kim için ne kadar büyük bir değer Hangi taşı kaldırsam sen varsın göklerin sultanı ruhların sevdasısın kalbim ne der Ne öğrendiysem, nefsi manada bu kadar bedbin isem Aşkın didarında vecdini kurutan bir sefil-i nefes olduğumu aklen teslim ederken Acziyetimden dökülen yaşlara aman vermeden, kalbi inşiraha ermesini beklerken Gönül kapımın açılmasını, habbibi kibrayanın aziz ve pak ruhaniyetini yakın eyle Mülk senin, ten ve nefese bahis olan herşey senin Bilirim ki aşk en kutsi esinin, kalbin esrarında ve abadında yegane olan kefilsin Nefsi depdebeleri kalbi lekeleri ruhi temayülleri senden başka kim şehreder Rabsin Habibinin yüzüsuyu hürmetine, su misali bahşettiğin bir hilme sabır erkine bağışla Mustafa CİLASUN |