Çık Gel Hadi
Çık Gel Hadi
Çılgın bir gece süzülüyor gözlerimin önüne… Bedeni yaşlı, gözleri dolu… Yıldızlara uzanıp bir ‘merhaba’ kadar yakın olmak istediğim… Yapamıyorum Sana doğru b/akamıyorum… Hangi düş’ün parçasında İnfaz edilen mağduruz biz seninle… Ellerimiz kesilmiş Yüreğimize takılmış prangalar… D/üşüyoruz sevgili… Seni bana uzak eden bu ayrılık atmosferinde Titriyoruz soluk soluğa… Rüzgârın bütün tizine rağmen Buruşturulmuş bir umut parçası sakladığım avuçlarımda Ne yana baksam Senden bir parça düşmüş üzerine Ve benden uzanan bir el gölge ediyor yüreğine… Boş geliyor sevgili Ayağının izinden kalma tüm sokak araları Ruhsuz bedenden farksız benim için Gecenin kör lambaları ağıt yakar gibi Anlamsız bakıyor gözlerimin içine Neredesin… Yakamozların fısıldadığı bir şeyler var kulağıma Karanlık suların ortasında seni barındırır gibi Çığlık atan dalgaların dizleri dibindeydim S/arıyorum seni… Gölgelerin kasıkları arasında Yolların ruhsuz taş kenarlarında… Özlüyordum seni… Çık gel desem Kim bilir hangi yüreğinin ortasında açmış Bahar kokulu çiçeğisin bilinmez… Yokluğunun yarasına rağmen Dayanabilecek bir güç barındırıyorum içimde. Ya gelirsen diye sakladığım ufacık şeyler var ellerimde… Dilersen yelkenini yöneltmeyi yüreğime Yüreğim bıraktığın gibi hala seninle… //…Yerin hazır sevgili… Çık gel hadi…// *sorgusuz Günün Koynundan_ _Sessiz_ce_ÇığlıK_aK_ |