Köyüm
Köyüm dedim ağladı dağı taşı.
Çoğu gitti azı kaldı emmilerin. Burda yaşamış ağalardan birçoğu Sirkati,hep çırptı çaldı emmilerin. Yıllar geçti köyüm az daha ıradı. Okuyan gitti bey olmaktı muradı. O yetiştirdi şehirliye yaradı. Şehirden villalar aldı emmilerin. İşçisi var,memuru hakim savcısı. Yaman olur benim köyümün avcısı. Meşhurdur dedikoducusu,kovcusu. Konuşurken dili baldı emmilerin. Karatavuk,zuppan bir de turacı var. Tandır bazlama pişer kara sacı var. Yolun gözleyen ana baba bacı var. Gelsin diye haber saldı emmilerin. Şimdilerde garip kalmış yasta köyüm. Unutulmuş hem toprağı hasta köyüm. Cumhuriyetle doğdu aynı yaşta köyüm. Çetin rüyalara daldı emmilerin. Dün uğradım sessiz kalmış bir vaveyla. Konuşacak kimse yok,konuştum ayla. Gittim ah ile ,oh ile,döndüm vayyy’’la Dut dibinde aynı haldi emmilerin. Ne diyim daha,neyi kalmış köyümün. Çoğusunda yok,dünü balmış köyümün. Her tarafını hüzün almış köyümün. Yine aynı,dili laldi emmilerin. |