Hülyalar alıp götürür açık denizlereYar… Biliyorum, Uçsuz bucaksız Bir serabın mahkûmuyum Kör kuyuların sancısıyım, Issız sokakların efkârıyım, Neden şimdi firaktayım Ne hasretin natı sinemi yakar, Ne vuslatın şadı ruhumda Umutlarımda şaha kalkar Peki, o vakit niye hülyalar Zihnime akar, yalnızlık bir yelkenli Misali dalgaları anbean aralar Kalbim Ruhun didarında Anlamlaşan ulvi nazardır Aklım ve izanım İdrakimle bedelleşen hicrandır, İradem hakikat için yalvarandır Zafiyetler neden yalandır, Bu kadar sancı niye sinemde Cenge davet eden sancıyı azaptır Hevesler neden gün yüzüne Hasret kalan tortulardır, Vicdanım ne zaman aşka aday olacaktır Neden Yangınlar var içimde, Haşyetiyle izmihlal nefesime Korkular erişir kalbime, Merak etmek hangi vecdin saikiyle, Fikretmek mi ilm-i fakirlikle Camiler yapılıyor, vakti saatinde Ezanlar davet için okunuyor Peki, cemadatta ki tefrika niye Ne oldu sadakatli gönüllere Rızkın taksiminde bin bir Şüphe mi var düşüncesi hangi sefilliğe Adetler Değişti, töreler Telakkilere kurban mı gitti Devlet-i âliye de neler değişti, Vatandaş olmak, milli birliğimize Ve dirliğimize hücum etti Kuvvetin banisi Neden kalplerden feragat etti, Hangi nasipsiz ruhlar Vicdanları tarumar etti Artık sessizlik ve sükûnet Hanelere mi meyletti, muhabbeti Varlığa ihale eden nefsanîlik yetti Gözyaşları Çare sunmuyor Artık, nerde yanıldık Neden fütursuz bir şekilde Sekilerliğe daldık, şek Ve şüphe içinde aymazlığı ne yaptık Kahkaha atmak için Çareler mi aradık, tefekkür Etmeyi ilimsiz yaptık, o taklide yakınlaştık Hani nefesin müddetine inanmıştık, Lebbeyk demeyi ne sandık, Akıl ve irfandan uzaklaştık Mustafa Cilasun |