İmgesiz Tüysiklet Bir Şiir
ben şair değilim
kelimelerle deniz üstü yürüyen her gezgin anlar beni ben şair değilim dedim yine de şiiri soruyorlar benden imge diyorlar ölçü arıyorlar balyoz vuruşlarımda kapkaraladığım her mısrada dört parça edip yüreğimi SİBKE’ ye mıhlayarak her birini kalbimden kan çekerek kalemime selamlıyorum şafaklarda dalgaları platonik yeniden sonra yineden kurşun sözlerin desteksiz cephesinde tüysiklet cümlelerimin imgesizliğine bakmadan kapanan her tül perdeden sonra karalanmış bir saman kağıt gibi inandığımı buruşturmadan yersiz ve zamansız kaygılarla Fuzuli’ye, Necip Fazıl’a… Yavuz’a rağmen çiziyorum çerçevelerimi imgesiz… ben şair değilim dedim şair ben değil kaygı güder şairler iki karton arasında kaygı değil benim işim dört parça yüreğim/bıraktığım al mürekkebimin çat ayazında çıt kırılan dört parça cümlelerim hangi iki kapak arasına sığar bu şiir hangi işgüzarın heidelbergi yağlı mürekkep kokutur sözlerimi ben şair değilim dedim şair ben değil ben şairin değili. Aydın Yılmaz |