Bozuldu
Çala çala şu bizim bağlamanın,
Akort’u bozuldu teli bozuldu. Faydası yok artık geç ağlamanın, Yanık türkülerin dili bozuldu. El pençe durulan kapılara bak, Şekilsiz, mizansız yapılara bak, Erkeğin taktığı küpelere bak, O güzel saf ırkın dölü bozuldu. Namerdi kümesten dışarı saldık, Kalitesiz malın esiri olduk, Ucuz kokularla ozonu deldik, Bahçenin nergisi, gülü bozuldu. Salât, salâvatı getirmez olduk, Tanrı misafiri yatırmaz olduk, Ocağın başına oturmaz olduk, Kuzinemin yanan külü bozuldu. Ağustosta gün ışığı kürüdük, Aç kurt gibi sağda, solda ürüdük, Yol koymadık gece gündüz yürüdük, Yiğidin yordamı, yolu bozuldu. Doğru diyen dokuz köyden sürüldü, Bakkalların defterleri dürüldü, Çin malları başköşeye kuruldu, Küçük sermayenin malı bozuldu. Hastalık azaldı, sorun çoğaldı, Hormonlar türedi, ürün çoğaldı, Uçkuruna düşkün torun çoğaldı. Bizim sıpaların beli bozuldu. 29.01.2011 Kütahya |