YASAK YANSIMALARMağribin kara Kuşları havalanırken gecenin büyüsüne Bir tatlı fısıltı, bir dokunuş, dönen bir girdap gibi içine çekercesine... Tutku dolu, cezbedici, unutulmuşu hatırlatan, yaşanmamışlığı belki yaşatacak olan... Yasak yansımaların eksenin de dönmekte, Göz kamaştıran akıl ve mantıktan uzak, Sadece ihtirasa esir duygular. Döndükçe bu aynalar her ışıltıdaki yansımada Ne hesap ne düzen kalmakta. Boş ver, çık kalıplarından, özgür bırak ruhunu... Tatsın artık yasak elmadan.! Cehennem kazanları kaynarken altında, Kuşan sen alevden elbiseni ve dön. Yansımanın tek semazeni. Kör bir karanlığın kıpkızıl ışığında. Yer gök zikre dalmışken, zevklerin doruğunda, Bırak kendini... Korkunç zevklerin ve ölümcül darbelerin kurbanı olmaktan korkmadan, İhtirasın sıcak kucağına...! Ufukta tan yeri ağarmaya başlamadan, Dur, bekle. Uzanma yasak elmaya. Sen ne Ademsin ne de Havva.Yok sürgün edilecek başka bir Dünya. . . . Bir yanda kin, nefret, şehvet. Bir yanda duygu, sevgi, merhamet... Cennetini de Cehennemini de insan kendisi yaratır sonunda. Çıkmalısın İhtirasın ve aldanışın sıcak kucağından. Yeni gününün şafağında, gir yine eski kalıplarına; Bağla kollarını görünmez kelepçelerle, Prangaları vur ayaklarına. Giy beyaz elbiseni, takın masum maskeni, Belki bir daha asla görmeyeceksin bu rüyâyı Belki her akşam arayacaksın alevden elbiseli semazeni. F.KARAKAŞ |
Belki bir daha asla görmeyeceksin bu rüyâyı
Belki her akşam arayacaksın alevden elbiseli semazeni.
merhaba güzel insan tebrikler. çok güzel bir şiirdi. kardeşimin ayak sesleriyle bulduğum
aşkla kal