**Papatya Yaprakların Madalyon İpimizAdem ve Havva gibi üryandık tulumlarımızı dokuduğumuz rengarenk kumaşlarla diktik kör iğnenin deldiği etimden damlayan damlalarla döktüm nişanımızı her ikimizin boynunda asılı duran kırık kalp madalyonun yarısı bende biz yırtık elbiselerimizle kurduk çadırımızı yırtıcı kuşların parçaladığı elbiselerimizi seninkilerle benimkileri benimkilerle seninkileri çarpı işaretiyle yamaladık kanka pişmaniyemin tel tel tüm tadı parmak boyası şerbetin yüzümdeki palyaço makyajım saçımın her tutamında çan düğümlü ağırlıklarıyla diz çöküp ağladığımda bir senin gömleğinin yakası mendilim inatçı ve inançlıydık yamalı çadırımıza çanları enstrümantal fon yapıyorduk senin özgün sesinin yankılarıyla düşünüp derin derin uyuyorduk sen siyah rengi buluncaya dek dönmezdin oysa bana gri renk yetiyordu evet itiraf ediyorum her döndüğünde şapkandaki papatyanın yapraklarını bulamayış sebebin benim yirmi altı aralık iki bin on Nilüfer Kozoğlu |
Şiiriniz yine çok güzeldi yüreğinize gam, keder değmesin...
........................................ Saygı ve Selamlar…