ÇİÇEKLERİM
ÇİÇEKLERİM
Ezgilerin karanlığında bir ışık belirilir gökyüzünde Gözlerinizi yumduğunuzda minik yüzlerde İşlenmiş gam ve tasa Ağzınızdan dökülen sözler, Kimi ölümler acılar ve kıyımlar yaşamın derinliğinden Eger yağmur yağıyorsa İçiniz üşümüşse bir tuhaf yalnızlığı yaşarsınız Bir özlem yumağı vardır yüreğinizde Anlatılması çok güç Gölün buzu çatlıyor Cız çıkan sesinden fışkırıyor su İki yüzü olduğunu görürsünüz tadını Biri sert ve soğuk öbürü tatlı Öyle hüzünleniyorum ben de her anında Bir yanda özlemlerin iç çekişi Salıvermiyor beni bir türlü Bir yandan da göremiyorum aydınlık yolunu artık Umudumuzu ve yaşam sevincimizi çoğaltıyor Yaşam süresince Akrep gibisin ey yaşam Onlar umudun düşmanıdır sevgilim Doğada vardır tüm yaratıklar Suda balık ,toprakta yılan ve karınca Bütün çocukları sevindirelim naneli şekerlerle Hiç olmazsa bir günlüğüne öğrensinler dünya insanlığını İşte düşlerimin güzel çiçekleri En güzel deniz kirlenmemiş deniz En alımlı yer,kötülüğün,hainliğin,kirliliğin olmadığı yer Öğreniyoruz işte insanlığı,yurt sevgisini ve yar sevgisini… Kıvırcık Ali’nin ölümüne Kıvırcık Ali gitti 42 yaşında Eserleri kaldı yarıda Tamamlasınlar onları dostları ve sevenleri Ne yapacaksın ölüm herkesin başında Kim bilir nerde nasıl kaç yaşında Varlığım vardır bu dünyada diyen yalan söyler En son musalla taşında kılınacak iki rekat namazın Birkaç metre bez birkaç dua Ardında eser yine gam çağlayanları Haydar Uzun |