ŞEHİDİM
Her zerrede izin var, akıttığın kanınla,
Bayrağa selam durdun,arşa çıktın şanınla. Sen varsın ya sen... Zirvelerde şanınla, Canımıza can kattın, ölmedin ki ŞEHİDİM ! Yaralar; Yaralar beni bağrımdaki acılar, Acılara merhem olsun, gönlümdeki acılar. Düşerken kara toprağa, diner mi hiç acılar, Boynu bükük yavruya, yarensin sen ŞEHİDİM... Sarmış etrafını, melekler huşû ile, Peygamber müjdeler, onlar ölü değildir diye. O anda bürünürken, geceler sessizliğe, Aydınlattın arşı sen, ışığınla ŞEHİDİM... Can bedenden düşerken, rahmet yağıyordu gökten, Öyle bir acı düştü ki, analar kesildi sütten, Açmış ellerini yiğitler, amin derken yürekten, Yüreklerde kor oldun, sönmedin sen ŞEHİDİM... Sen Tiyenşan’da vardın, Ergenekon’da öndeydin, Hicaz’ da can verdin, Kerkük’te gönüldeydin. Gün oldu Malazgirt’ te, daha dün Yemen’ deydin, Fatih’ in önünde, meşaleydin sen ŞEHİDİM... Şimşekler çakarken,fırtınalar eserken, Kalelerde burç olup, bayrağını dikerken, Çanakkale’de zalimin dişlerini sökerken, Diz çöktürdün önünde, haşmetinle ŞEHİDİM... Sana kefen biçenin, şaşarım ben aklına, Dönüp bakmazmı tarihe,gelmez mi hiç aklına, Akıldan yoksun ise, küssün artık baktına, Bahtına tahtlar kurdum, senin için ŞEHİDİM... Dün ne ise bugünde o, aynı plan tezgahta, Kırdıracaklar kardeşi, kardeş ile bir safta, Bunlar öyle kalleşki, vururlar namazgahta, Ayrılmaz bu yürekler, sen var iken ŞEHİDİM... Duvağınla bıraktığın Suna’n ağlamadı ki, Gömdü acıları bağrına, karalar bağlamadı ki, Sustuğuna bakma sen, korktuğundan sanma ki, Gün gelip konuşunca, susmaz ki hiç ŞEHİDİM... Şu günler boynu bükük, sürünüyoruz yerlerde, Sanki lâl olmuş diller, tutmaz oldu ellerde, Uyan artık Türk oğlu... güller açsın güllerde, Güller ile kokunu, sal aleme sen ŞEHİDİM... Mustafa GÖKGÖZ (HASRETLİK)- DENİZLİ |
Kalemine güç versin yüce Mevlâm.. Okurken tüylerim diken diken oldu... Var ol..
Selâm ve dua ile..