Sen Söyle
(Bir Dosta Cevabımdır)
Diyorsun Ozan Hadi’m ne bunca sitem Sükûn mu suçludur söz mü sen söyle Satmışken davayı üç buçuk âdem Kabuk mu suçludur öz mü sen söyle Ben çekmem lafımı çekse de çeken İnsana us gerek deveye diken Anlayana bir tek sinek saz iken Arı mı suçludur vız mı sen söyle İstanbul’da semtmiş vefanın adı Hiçbir iyiliğin edilmez yâdı Kaçmış tüm millette hep ağız tadı Şeker mi suçludur tuz mu sen söyle Ot gibi yaşarız ne zevk ne heves Komada çoğunluk almıyor nefes Karşısındakine saplıyor herkes İğne mi suçludur biz mi sen söyle Ne ahlakı kaldı ne de etiği Romantikten ayır gel erotiği Reklâm için vermiş bu frikiği Baldır mı suçludur diz mi sen söyle Edep hayâ diyen azarlanıyor Bir de ısrar eden hızarlanıyor Dans diye ekranda et pazarlanıyor Tango mu suçludur caz mı sen söyle Besteler müzikler hiç değil bizden Artık kurtulmalı sahteci izden Kültüre felç indi tutmuyor dizden Keman mı suçludur saz mı sen söyle Temelsiz mesnetsiz bak bunca bina Ahvaller karışık gidişat fena Nerden çıktı bunca veled-i zina Erkek mi suçludur kız mı sen söyle Her kafadan bir ses tını çıkıyor Sözle muhalifi zora sokuyor Ağzı olan konuşmuyor sıkıyor Cırtlak mı suçludur tiz mi sen söyle Budur işte sosyal devlet kuralı Sos’u kodamana düşküne yal’ı Medyayla dağıtır yardımı vali Erzak mı suçludur poz mu sen söyle Birden patlak verse nisan yağmuru Olur, mahalleli hep sel mağduru Canı telef eder kusar çamuru Rögar mı suçludur büz mü sen söyle İhale komisyon çarkı sezeriz Köstebek tüneli yolda gezeriz Alt yapı üst yapı candan bezeriz Çamur mu suçludur toz mu sen söyle Kallavi hırsıza hırsız demek suç Danış yıldızlara cevap versin burç Haklıyı haksızdan ayırt etmek güç Parmak mı suçludur iz mi sen söyle Alınanlar rüşvet değil hediye Hesap soranlar var bilmem ne diye İcraatlar çürük kokuşmuş diye Yokuş mu suçludur düz mü sen söyle Politik söylemler bomboş mavallı Değişmez kaderi halk hep zavallı Bir kesim her zaman her dönem ballı Vırt gel mi suçludur coz mu sen söyle Yazın sahil kışın dağda kaydıran Cümle geçmişine rahmet saydıran Zamana zemine ayak uyduran Maske mi suçludur yüz mü sen söyle Doğru hiçbir işe akıl ermiyor Ayık değil kafa hakkı görmüyor Alkolsüz içkiyi ağza sürmüyor Ayran mı suçludur buz mu sen söyle Uyuyan vatandaş belki uyandı Daim sömürülen emeğe yandı Bir litresi dört liraya dayandı Benzin mi suçludur gaz mı sen söyle Hak eden kazanıp kof elenmiyor Bol kazanç hırsından helal yenmiyor Ters gidişe karşı bir şey denmiyor Dudak mı suçludur göz mü sen söyle Kestik elimizle basılan dalı Kediye yükledik serveti malı Umudumuz tarot ve kahve falı Şifre mi suçludur giz mi sen söyle Dünyaya geçirip örümcek ağı Sökmek istediler etten tırnağı Dönen her dolapta var bir parmağı Bütün mü suçludur cüz mü sen söyle Gavura nezaket pompalanıyor Milli meseleden millet bayıyor Altımızdan vatanımız kayıyor Kibar mı suçludur yoz mu sen söyle Namertler meydanda mertler kıyıda Kaybettik güneşi kör bir kuyuda Dost dostunu boğar bir kaşık suda Fırsat mı suçludur koz mu sen söyle Şer odağı güruha dostça söylenir Vatan millet diyene sık sık terslenir Yumurtlar başkasına bizden beslenir Ördek mi suçludur kaz mı sen söyle Nice ters gidişe gebedir zaman Birikir bunca dert bulunmaz derman Bir kibritle yanar koskoca orman Ateş mi suçludur köz mü sen söyle Ahir zaman devasız illet çağı Türlü hastalıklar sarmış otağı Yakar her gün bin bir evi ocağı Sinyal mi suçludur baz mı sen söyle Küresel ısınma sürüyor sefa Yüzyıllık veriler konuldu rafa Mevsimde iklimde karışık kafa Bahar mı suçludur güz mü sen söyle Cehaletin mumu hala yanıyor Keramet mevtada gorda sanıyor Yatıra türbeye bel bağlanıyor Çaput mu suçludur bez mi sen söyle Yollar hücum hattı şarampol siper Viraj ölüm kusar evde matemler Sanki savaş yeri kan gölü her yer Dikkat mi suçludur hız mı sen söyle Mollamehmetoğlu 06.01.2011 00.45 Perşembe Altındağ/Ankara |
İşte kalem işte yürek....