ayşem
çok sevdiğin o uzun saçlarıma
her gün beyaz bir kelebek konuyor... kovamıyorum dökülsede tel tel saçlarım kısaltmıyorum. her aynada seyredişim kendimi, ellerini hatırlatıyor bana hangi zalim kıyabilir ellerine. gittin ya çok şey değişmedi buralarda. oysa herşeyiyle götüreceksin sanıyordum bu şehri. sokak lambalarını, kaldırım taşlarını, köyümün yollarını... değiştiremedin işte, siyah saçlarımdan başka hiçbir şey daralıyor, sıkılıyorum bazen... nasıl fazla geliyorsam şu küçük kente. fazla geliyor saçlarım... ama nasıl kıyarım. neden almadın ki giderken ellerini yanına. aklım sende ayşem, ellerin başıma bela kaçıncı yaşındasın, kaç kilo oldun, kaçıncıya gebesin. bir ayşen olmuş, birde erkek bekliyormuşsun, bugün duydum bir nefes çektikten sonra ikinciyi bile beklemiyorum ben ah ayşem içimde büyütüyorum kara gözlerini çayırlarda seğirten deli taylara bakar gibi saçlarım ayşem, dönsen dönermi eski rengine bir akşam üstü daha çöküyor köyün üstüne leylek yavruları bekleşiyor çan kulesinde yarın gelecekte,sen gelecekmisin ayşem stc |