.Siyahın şehri
Bir mecalim var cüretkâr şehir sana...
Vefamın kopan iplerinden birazda nefretimden, Harika elvedamı ihtimallere sürüklemeden. Çırılçıplak bırakarak seni ,ayak seslerimden yoksun.. Tüm medeniyetine tekma sallayarak gücümden mahrum, Anlatmam gerekirse mülkünü maliyetini, Anamı ağlattın intikama yazdım vasiyetimi. Gözyaşlarımla yıkanan o asfaltların var ya... Bir daha bir daha kirletildi çöken karanlığın ardında, Merhemde olamadı o ünlü papatyaların beyazı, Gökyüzünde bir tuhaf senin en az yeryüzün kadar . Yıldızlarına tenezzül edip bakıyorumda bir an, Ezelden donuksunuz parlamaya çalışmayın lan... Dostluk vizesine yazılarını kazısan ne yazar.. Ruhuna fatiha okudum yarabbi şükür dedim azar azar. Valla şerefi kaçmış dostlar artık beni bozar. Lakin bana el kaldıramayacak daha sefaletin. Cesaretim öldürür mümkünmü el sürsün kehanetin. Ne alacağım var ne vereceğim bundan sonra, Simdi salınarak şu narin bedenimle, Ezerek ayağımın altındaki tüm yeşillerini, Gelmişine geçmişine değinerek terazisliğinin, Elveda diyorum kaçkınlığına ey virane şehir. Berrin korkmaz |
yorumsuz