çocuklar vardı ceplerinde sapan taşıyan sapanlar vardı taşları arayışı kuşlardan korkak çeşmeler vardı atılan taşlardan yaptığım çeşmeler ki şimdi başına çocukların gelip su içtiği
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Neden Şiir? şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Neden Şiir? şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Zeki Bey' e sözümüz yok. Anladık sizin orada oluk yok ve sen testi ile su taşımıyorsun. Gerçi biz de taşımıyoruz. Eskidendi.. :)) Eleştirilerinde haksız değilsin olmaya da ne yaparsın. Herkes kendince birşeyler karalıyor işte. Belki şu yapılabilir bu anlamda. Şiirler kuruldan geçer. Eksiği olsa da ışık taşıyanların şiirleri alınabilir siteye. Ya da herkes kendi elemesini kendisi yapar şimdi olduğu gibi. Selamlar, sevgiler.
Doğrunun göreceli olabilme ihtimali yoktur şahsımca.Suyun kaynaması ile buharlaşması olayı olarak da ele alabiliriz bunu.
Hiçbir anlamı olmayan, kelimeleri yan yana dizenlere sayfalarca içi boş methiyeler sıralayanlar var burada.Ve onlar şiir bilir (güyâ), eleştirmendir de, yahu sorarlar insana sen ne demeye bu içi boş laflarla süslüyorsun sayfayı diye.
Zeki Çelik'i tanımam.Fakat gördüğüm tek birşey vardır ki; Zeki Çelik şairdir.Sağlam şiirler yazar.Hacimlidir sözleri.
Sırf bu sebeple bile saygıyla eğilirim her şiiri önünde.
Çocukların da gözünden düştüm, farkındayım. Saçlarını tararken görmüyorum oğlan çocuklarını plastik taraklarla ve boylarından büyük bir hülyayla. Ne anladım ben bu hayattan?
ceplerinde sapan taşıyan çocuklara, yüreğini taşlarla çevirenlere bir damla mısrayla yaşam sunmak için şiir!
ki "zeki"ce söylenmiş nice mısra, içimizi ferahlatmaya yeter.
herkes payına düşeni alsın.sorumluluğunu üstlensin.yüzleşsin. korkmasın. bir yudum su, bir içim şiirden korkmasın. insanî olana çevirmek lazım yüzümüzü.
Sessizlige bürülünür ve can kulagı ile dinlenilir.Çünkü yürek gibi engin ve zengin bir çeşmeden çaglarak gelir.Musluklar kapatılmaz.Denilecekler bitince nokta konulur ve tekrar sessizlige geçilir.Anlatmak istedikleri yudum yudum sindirilerek içilir ve huzura erilir.Benim şiir anlayışım bu. Zevkle okudugum dizeler için yürekten kutlarım.Selam ve sevgiyle kalın.
çocuk demeyin ya...n'olur çocuk demeyin bana...duyunca adlarını bile tuhaf oluyorum ve anlıyorum ki yüreğim hâlâ küçük bir çocuğa her gün sarılıp uyuyor...ve her bayram arifesi gözlerim çocukları arıyor...nerde bu çocuklar..? neden kapıma ansızın gelip sesini duyurmuyorlar..? neden ellerini uzatıp şeker dağıtamıyorum minik avuçlarına...istediğim sadece gelsinler ve gül yüzlerini bana göstersinler...ben onlara sarılayım hatta öpüp hepsini, al yanaklı yapıp bir güzel koklayayım...off ya neden şimdi bir çocuk çıkıp gelmiyor zamansız ve inadına kapıma dayanmıyor mevsimsiz..sebepsiz?...illaki adı bayram mı olmalı gelmelerinin ödülü...ben yanlış mekânda ve ortamdayım diye böyle mi olmalı gurbetin bana mükâfatı...işte böyle her bayram öncesi ve sonrası çocuklara duyduğum hasret çığ büyüklüğünde yığılıyor üstüme ve ben her seferinde yenik düşüp bedenime altında kalıyorum bu yükün...ve omuzlarımda artık koca dağlar taşımaktan çukurlar açıldı gövdemin her yerine...çöktükçe yerime yol almam da zorlaşıyor düşlerime...yakın olacağım yerde git gide uzaklaştığımın farkına varıyorum çocuklara ve çocukluğuma duyduğum bu dağ hasretliklere...
çocukken olduğu gibi değil artık hiçbir şey eskiden saklanacak bir delik bulurduk kendimize şimdi ise ne kaçacak bir köşemiz ne masallar diyarı küçük bir yerimiz ne doyasıya gülüşlerimiz ne rengiyle boyadığımız gökkuşağı çatı katı bir evimiz ne çamurdan boy boy kulelerimiz ne kucaklayacağımız bir yıldızımız ne de güneşimiz kaldı artık avuçlayacağımız!
işte her bayram arifesi ve ertesi iki büklüm olur bu çocuk yüreğim geçmişe ait ne varsa sıra dağlar dizilir kirpiklerimin ucuna sonra sağanak yağışına tutulur gözlerim özlemler yumak gibi sarılır üşüyen bedenime kollarım yetim ve kimsesiz hayaline dalar dizlerinde uyuya kalan bu çocuksu düşlerinin!
şimdi boğuluyorum her satırda ve artık kendimi yüzeye çıkartacak ne gücüm var ne de yeterince ağırlığım artık...
sevgiyle...
Yaralım tarafından 11/17/2010 11:05:16 AM zamanında düzenlenmiştir.
Çocuklar vardı bakışlarında masumluğun en açık örneği, beyazdan da öte, saf ve bir o kadar temiz sapanlar vardı uçan güvercinleri vuran ve kanadından yaralayan pınarlar vardı dağların eteklerinden süzülüp gelen, kıraç topraklara damlayan ve yeni başaklara can veren işte bunu için şiir...
Şiir şaklabanlarını gördükçe, bu sayfaya gelip '' Şiir '' okuyorum.
Mutlu oluyorum.
...