1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1102
Okunma
FARKIMIZ
Aynı yerde aynı cins bitkilerdendik seninle
Daha minicikken,dallarımız yokken bakardık birbirimize
Güneşin doğduğu yöne
Yedi kuşaktır buralardaydık,
Ne birbirimizden üstünlüğümüz vardı ne de bunun farkındaydık
Ta ki sam yeli esene dek
birbirimizi görerek,bazen de fark etmeyerek yaşardık
Sam yeli estiğinde sen kuytuda kalmıştın ve
Benim savruluşuma tanık olmuştun.
Bense,bir şey yapamıyor,rüzgarın beni önüne kattığı yere gidiyordum.
Karanlık gecenin yarısında,ıssız,taşlı tepede
O beni terk ettiğinde
Açıkçası,ne eski mekanım,ne suyum ne toprağım hiç aklıma gelmedi.
Ben sadece yok olmak istemiyordum.
Bunun içinde bulunduğum yere kök saldım.
Daha da aşağılara yerin dibine geçtim suyu istediğimde
Buralarda böyle
Dereden şırıl şırıl akan sudan beslenmek nerde
Yerin dibine geçmek nerde
Allı güllü çiçeklerimiz olurdu belki de o yerlerde,
Burada çiçek açmak nerde…
Renk değiştirmek gerek artık tam sırasıdır
Yoksa rengim için belki de biri kopartır.
Yeşil yaprakları olurdu değil mi bizim aslımızın
Yok öyle bir hayalim bile
Ara sıra sırf yok olmayayım diye
Kendim soldurdum filizlerimi
Kaktüsler bana sen de kimsin der gibi bakar
Onun tabiatı bu güneş kavururcasına yakar
Su var mı buralarda diye arada bir yoklansan
Hemen vazgeçmek gerek bu karardan
Burada su olsa diğerleri onu zaten kapar
Kolay değil tabi herkesin ihtiyacı var
Ben sadece yok olmak istemiyordum.
Bir gül dalı isem bile bunu kimseye anlatamazdım.
Hatta bilseler bu özelliğimi
Kesinlikle ben zararlı çıkardım
Ne ağıt yaktım beni savuran rüzgara
Ne de sadıkça dost kaldım eski ovama
Dedim ya filizlerimi ben soldurdum
Bunu anlayamazsın buna mecburdum
Yıllar sonra rüzgar belki ters eser diye
Fıtratımı bozmadan yaşamaya ant içtim
Toprağa sarılarak sımsıkı,rüzgarın yön değiştirmesini bekledim.
Bir sevenin kendini sevdiğine saklaması gibi kendimi kendime hediye ettim .
İşte bu yüzden ben
Yaşamanın değerini biraz daha farklı bilirim.