YABANCI
Bu nasıl gençlik, dimağları karanlık
Toprağına yabancı, taşına yabancı Dostlukları sahtedir, sevdaları anlık Ekmeğine yabancı, aşına yabancı Ellerinde telefon,parmakları tuşda Okuldalar amma gözleri oynaşta Bedenleri askıda, ruhları da boşta Kökenine yabancı,başına yabancı Kibirinden, hep yukarıda başları Sabah akşam yoldururlar kaşları Bugün sarı, yarın kumral saçları Kınasına yabancı,şalına yabancı Hangi çağda yaşıyoruz, diyorlar Sabah ayrı akşam ayrı giyiyorlar Düşünmeden tıka basa yiyorlar Muhtacına yabancı, açına yabancı Gelecekten birer bilet almışlar Erişilmez hayallere dalmışlar Kalabada yapayalnız kalmışlar Adetine yabancı,örfüne yabancı İyilik gizli kalmış,Edepsizlik ayan Rakı geldi geleli,ayrı düştü ayran Atasına düşmandır,yabancıya hayran Vatanına yabancı Bayrağına yabancı Köksüz ağaç, odun olur hızarda Bir Fatiha okuyan yok mezarda Keçelioğlu dert edinmiş, yazar da Defterine yabancı, kalemine yabancı 2008 İlhan Keçelioğlu |
KALEMİNİZE YÜREĞİNİZE SAĞLIK