Ey Manasına Meftun Bırakan Sırrı AşkYar… Ne çok sıcaktı, Ne de ruhumun yalnızlığına Refakat eden bir ayaz vardı Sanki kalbimin Suskun sayfalarında Kaybolan bir nefeslik aşk hicrandı Ne ikmal ettiğim tecrübeler, Ne muğlâklık Yaşatan o hüzünlü haller ardı Gönlümün yitik mecrasında Hakikate muhtaç Olmam nedenli manidardı Ey manasına Meftun bırakan, esrarlı Nidasında savuran aşk nerdesin Hangi Abidin sahnelenen Kaderinin insicamında En mübarek bir hecesin Gönlün yekpareliğinde, Latifliğin naifleşen mecalinden Edebi marifetsin, bazen hüzün Bazen de sürur için tek adressin, Bahşedilmiş bir ulviyetsin Ruhumun Açık denizlerinde açılmış Bir yelkenli Misali engin ve zarifsin Sessizliğin her halinde Efsunlaşan bir gül-i nihalsın, Hasretsin, şevksin İnsan için asla vazgeçilemeyen En zarif ülfetsin Ve ölümsüzleşensin Ne tenin, ne nefsin ve ne de Emelin marifetisin Sen, akdim için meşksin Ruhumun Hicran sayfaları, senin Serencamından akseden umutlardır Sensizlik içinde, ne cennet Ve ne de cehennem Hakkıyla anılan farktır Nar bizzat halin Manalaşan damlalarında, Sevdana açılan hicrandır Kalbin sahibini Anlamak ve bu manada Kul olmak aşk için vuslattır Gülüp Geçme bu halime, Serdettiğim fakirliğin Edebi niteliksizliğine Mütehassıslık kalbimin Suskunlaşan badirelerinde Nasip perdesinde Sinemde uhdeleşen melalimi, Her vakit titreten Aşk hali edep derdinde On an ve vaki olan Bir zaman içinde sessiz Ve sakin göçsem sevda ile Mustafa Cilasun |