Güneşe Eğilir Başaklarsaklanırken cesur bakışlar pencere kenarına serçe yüreği besledim kınalı avuçlarımda ve beyhude saydığım hayatın katarlarına yükledim sevdamı cıncık aşkların çizikleriyle burkuldu yüreğim damla damla düştüm gül yapraklarına kırmızımsı iz bıraktım açılmamış goncalarda sisli bir diyardı çağıran geldi kulağıma hışırtısında rüzgarın gördüm uzandığını yandı mehtabın kızılında ellerim ve ben hep o çılgın gülen yüzlü sabahı bekledim koynumda saklanan sevda saçıldı geceye armağanım oldu yakamoz pırıltılarına ve her defasında mavisini sardım yaralarıma denizin şifasına sarıldım gece rengine bulanmış sensizliğin renksiz bir gül oldum açan soluksuz baharlarda sensiz firada saymadın ki yılları nerden bileceksin hala tazeydi saksımda bir tutam kırmızı baktıkça ağladı yüreği gamlı geceler sabrı gözlerindeydi bakışın anıtsaldı sevginin bende ki gücü kendi içine çekilmiş ayrık bir duyguydu sanki tutkunun kucağına sıçrayan tutmadın ki omuzlarımdan paylaşasın yükümü ağırlık ben de kaldı nerden bileceksin ki oysa güneşe eğilen başakların mağrurluğunda gizliydi benim aşkım ve yere beyaz meleklerin kanadında indi her defasında sana geldiğimi bakmadın gönül pencerenden nerden bileceksin ki... |
Güneşe dolu başaklar egilir/boş başak sadece rüzgarda savrulur
Tebrik ederim çok güzeldi sevgili şaiirim
Emeğine
Yüreğine
Sevdana sağlık
Dostlukla...