YAZIK OLDU ÜLKEME
Liyakatsiz beyler görev başında,
Yazık oldu vah zavallı ülkeme, Gözleri garip’in ekmek aşında, Yazık oldu; vah zavallı ülkeme. Devlet memurluğu ihtisas işi, Öğrenmeden bir şey üretmez kişi, Bu yöneticilerin talihi dişi, Yazık oldu; vah zavallı ülkeme. Soğuk suyla pişti milletin aşı Kin ve nefret doldu başların başı, Elbet körle yatan kalkarmış şaşı, Yazık oldu; vah zavallı ülkeme. Cemiyet, cemaat, tarikat derken, İhata, istinat, barikat derken, Kıpırtı, devinme, hareket derken, Yazık oldu; vah zavallı ülkeme. Eğitim, sağlıkta düştü başarı, Liyakatsiz beyler öyle haşarı, Gözü küllü sanıyorlar beşeri, Yazık oldu; vah zavallı ülkeme. Unutmayın dünya kimseye kalmaz, Yalan dolan ile yurt abat olmaz, Vaat etmek ile keseler dolmaz, Yazık oldu vah zavallı ülkeme. Oğuzsoylum der ki doğruluk gerek, Bulunmalı kulda ülkü ve erek, İma yollu değil, direk mi direk, Yazık oldu; Vah zavallı ülkeme. EKİM-2010 |
Liyakatsiz beyler görev başında,
Yazık oldu vah zavallı ülkeme,
Gözleri garip’in ekmek aşında,
Yazık oldu; vah zavallı ülkeme.
Devlet memurluğu ihtisas işi,
Öğrenmeden bir şey üretmez kişi,
Bu yöneticilerin talihi dişi,
Yazık oldu; vah zavallı ülkeme.
Soğuk suyla pişti milletin aşı
Kin ve nefret doldu başların başı,
Elbet körle yatan kalkarmış şaşı,
Yazık oldu; vah zavallı ülkeme.
Cemiyet, cemaat, tarikat derken,
İhata, istinat, barikat derken,
Kıpırtı, devinme, hareket derken,
Yazık oldu; vah zavallı ülkeme.
Eğitim, sağlıkta düştü başarı,
Liyakatsiz beyler öyle haşarı,
Gözü küllü sanıyorlar beşeri,
Yazık oldu; vah zavallı ülkeme.
Unutmayın dünya kimseye kalmaz,
Yalan dolan ile yurt abat olmaz,
Vaat etmek ile keseler dolmaz,
Yazık oldu vah zavallı ülkeme.
Oğuzsoylum der ki doğruluk gerek,
Bulunmalı kulda ülkü ve erek,
İma yollu değil, direk mi direk,
Yazık oldu; Vah zavallı ülkeme.
EKİM-2010
Recep ÇAĞLAR (kocakurtsoylum)
-------------------------------------------------------------------------------------------------------
Çok doğru şeyler söylemiş ve çarpıcı uyarılar yapmışsınız bu güzel mesajlı ve anlamlı şiirinizde değerli dost Recep bey kardeşim. Canından bıkan vatandaşlarımız var. Hepimizi kahreden, gizli gündemlerinin, hergün bir yenisiyle karşılaştığım ihanet çeteleri, CUMHURİYETİMİZE VE DEVLETİMİZE kasdetmeyi adeta kendilerine verilmiş en önemli görev sayan hainlerin varlığı, kin ve öfkelerimizi doruklara çıkartyor. Bizler, Yurtsever insanlarımız canlarından, günlük çıkarlarından, hatta çoluk çocuklarının geleceklerinden ziyade, ülkenin geleceğini, toplumsal çöküşün getireceği yokluğun, hiçliğin acısını duyarlar yüreklerinde. Bir kısım vatandaşlarımız da var ki hep avanta kollar, anlık çıkar ve menfaati uğruna, akla gelebilecek en kötü şerefsizlikleri yaparak, ülke ve vatandaş esenliğini dinamitlemekte hiç bir sakınca görmezler. Ayaklarını bastıkları çayırların, seyrek sapan gölgesine sığmaya çalıştıkları ağaçların bile ithal edilmiş bizim toprağımızda ve iklimimizde yetişmelerine imkan olmadığını düşünmezler, kansorejen çayırlar üzerinde kanat kebabı yaparak zamanlarını öldürürler.
En büyük tehlike insanlarımızın böylesine duyarsız, vurdumduymaz, bencil, ülke çıkarını düşünmeyen, bu ülkeye ve toplumuna karşı hiç bir sorumluluk duymayan insanların yetiştirilmesidir.
Bu insanlar Ota benziyorlar ama, ot gibi yerden bitmiyorlar. Kanlı canlı organizmalar. İşlerine geldimi, öz çocuklarına, ana babalarına, en kutsal sayılan devletine karşı bombayla, dinamitle silahla her türlü katliamı fütursuzca yapıyorlar.
Bunları böylesine acımasız ve sorumsuz yetiştiren ağababaları, kollayan ve koruyan, siyaset canbazları, din ve inanç tacirleri var güzel ülkemde maalesef.
Bilirsiniz bu cahilliğin, geri kalmışlığın, Hegemonyal bir oligarşinin sürdürülmesini isteyenlerce; cahil, korkak, sünepe, hemen aldatılan, en küçük tepkilerden sinen insan tipinin özellikle yetiştirilmesi çabasıdır. Bu binlerce yıl önceki "Cahiliye" dönemine dönüş gibi birşeydir. Maalesef toplummuzun böylesine kötü oluşmasını sağlamaya çalışan, ihaneti vicdanlarına sığdırmış yönetmen toplum mühendisleri var. Farkına varılması, başımızı kaldırıp " NE OLUYOR!... NEREYE GİDİYORUZ ?..." diye soruluması, yalnız sormaklada yetinmeyip, karşı dinamik ve fonksiyonel tedbirlerin alınması zamanıdır.
Her zaman söylediğimi, yine tekrarlayacağım: "BU ÜLKENİN AYDINLARI CESUR OLMAK, SORGULAMAK, DİNAMİK OLMAK ZORUNDADIRLAR" yoksa, bu rezzilane gidişi, insafsız çöküşü önlemeyi, dağdaki çobanımızdan, çökertilip varoşlara doldurulmuş, cahil bırakılmış zavallı köylümüzden ve kırsalın insanlarından mı bekleyeceğiz.
Duyarlı yüreğinizin ve yetkin kaleminizin selameti ve sürekli olması için, duacıyım Yüce Yaradanımıza.
Esenlik dileklerimle, sevgilerimle selamlayıp kutluyorum sizi değerli aydın şairim Recep bey kardeşim sizi
Kemal polat