KARALAMAKelimelere anlam vermez olur, hecelerim Her an, besmele misali adını hecelerim Sabah olamasın, uzadıkça bu gecelerim Gidemem gayri burada, seninle gecelerim Baharım geçti , benimle kalan soğuk kışlarım Yayla vakti değil ,yurtsuzum ,burada kışlarım Zamana şahittir, benim gibi, mezar taşlarım Recm cezasına çarptırılmış ,bahtımı taşlarım Birikmiş vicdanımda , kendime olan suçlarım Ben seni değil, yazılmış kaderimi suçlarım Firkatın acısıyla bağrımda kaldı kollarım Sen rahat ol sevdiğim , seni ömrümce kollarım Yüreğime söz geçmez hep seni arar gözlerim Bükülmüştür belim, ben hala yolunu gözlerim Gündüz yoksun, geceleri sana çıkar yollarım Vuslatın uzaktır, öldüm diye haber yollarım Bilirim kabuk bağlamaz benim bu yaralarım Şair olacağım ya şiiri de yaralarım Diyemem kimseye ben şairim ya da yazarım Kelimelere geçmez hükmüm sadece yazarım Aşk deryasındayım gayri görünmez karalarım Anlam yok, kelimeler uysun diye karalarım |
Hem şu şiirinizdeki üst düzey üslup ve anlatım kaç kişi de var ki. Belki de tamamı cinaslı kafiye ile yazılan ilk şiirdir.
Bu şiir edebiyat bakımından bütün şiirlere kök söktürecek kadar sağlam bir yapıya sahip. Yine de yazamamaktan söz ediyorsunuz.
Galiba ben sizi yanlış anlıyorum. Yazamayanları ironik bir şekilde eleştiriyorsunuz, öyle değil mi? Yarım kafiye ile yazamayanlar bile varken bütün dizeleri cinasla yazarak şair olamam demek başka nasıl yorumlanabilir ki? Olmaz böyle bir şey!
Moralim bozuldu.