GİDİŞİN…
GİDİŞİN…
Gidişin sonudur mutluluğumun Ümidim kendini vurur yollara Durduk yerde uçurumlar çıkar Sık yarıklar derin vadiler çıkar Yalçın dağlar çıkar birden önüme Bir türlü etkin kararlar alamam Bir türlü istikamet veremem yönüme Bir avaz yükselir dik yamaçlardan Gönlümü bitevi korkular kaplar Sen ki hançerini bana saplayan Ve kaçarak giden peri kızısın Sen ki başımdaki bu koca göğün Gözlerimi alan tek yıldızısın Hasret tuzlu bir okyanus olur İçtikte yakar, kavurur insanı Çırpınır yürek, her yanı alır titreme Sanki bir gayzerin kaynama anı Hiç yaşanmamış olmasını istersin Uyumak, uyuşmak, unutmak istersin Hatırlamamak istersin her şeyi Ne çare geri döndüremezsin zamanı İkbalin tüm boğucu pusuna rağmen Bir küheylan kanatlanır gönlümde Koşturmak ister sana doğru Parçalanır yüreğim nalçaları altında Nar çıkar feryadımın ardı sıra Sense ancak duyarak uzaklardan Derin bir iç çekerek ürperirsin Aman ha yaklaşma sevgilim yanarsın Aman ha yaklaşma erirsin Oysa ey gönül yıkan sevgili İçimdeki bu küheylanı koşturan Durduk yerde içimi böyle coşturan Şimdilerde beğenmeyip ters yüz ettiğin Bu samimi teklifi hiç yoktan oluşturan Senin o ela, senin o şehla gözlerinin Kesin emri değil midir İhsan POLAT 17.10.2010 İspir |
nedir şimdi bu şiiri bu bölümde tutan özellik..!şiirin başka bir açılımı saçılmı var mıdır? seçenin görüpte okuyucunun görmediği satırlar hangidir? bu seçimdeki kriter yada vurgu noktasını anlamaya çalışmak faydasız..belki ahpap çavuş ilişkisi
belki de seçicinin bilgisizliği..
üzücü..ne kadar da garip ve yapay eylemler gerçekleşiyor etrafımızda..ne kadar da yalancıyız birbirimize..
Tanrım keşke dürüst olmayı da içimize iç güdüyle yerleştirebilseydin