onüçağustos
gözlerinde yanan ateşler
karanlığın dumanında tatlı bir fısıltı gibi esti bütün saçlarımda uçuşan mavi pırıltılar kendime gelmem için öptüler gözbebeklerimi. duymadım ve görmedim sanki hiç ben senin mavi gözlerini hastalıklı vücutlar gibi eridi bedenim sensizliğin yalnızlık gölüne dalarken gözlerin yaktı benliğimi eflatun bulutlar dudaklarımdan geçerken yeşille mavi arası mutluluklar pembe gülüşlerle birleşince arayıp durur oldum seni ve senliliğe hayran oldum sensizliğe düşman olduğum gibi |