Erzurum Güzeline
erzurum güzeli hep esmer olur
bugday teni yutar mavilikleri utanır da buram buram ter olur palandöken gibi sevdalı seri erzurum güzeli hep esmer olur erzurum güzeli gönülde serde gözümde kanlı yaş senin eserin yerin bende leyla’dan da ilerde kimse bilmez benden başka, nerdesin erzurum güzeli gönülde serde erzurum güzeli gözümde buğu ağlarken kesilir gökte yağmurlar doldurma içimde dolmaz boşluğu içime damlarken seni vururlar erzurum güzeli gözümde buğu erzurum güzeli yaprak düşüyor baharın gül renkli ilk gecesinde sensizlik yazında ruhum üşüyor gel bana sımsıcak türküler söyle erzurum güzeli yaprak düşüyor erzurum güzeli yayla kokulum dikenli tellere asma sevdamı sen esmer adama gözlerini yum o seni seyreder kapatma camı erzurum güzeli yayla kokulum erzurum güzeli uzaklarda kal ben sana acıklı türküler yakam bilirim dünyada kavuşmam hayal yayla yolundaki resmine bakam erzurum güzeli uzaklarda kal erzurum güzeli bu nasıl yayla serin esmez miydi yaylada rüzgar hani yakmam demiştin ya acıyla ya niye içimde bunca ateş var!... erzurum güzeli bu nasıl yayla erzurum güzeli hani söz idi ekmeksiz olur da sensiz olmazdı muhabbet bağına kim ekti kini hain muskaları hangi el yazdı erzurum güzeli hani söz idi erzurum güzeli yorgun bulutlar rahmet yağdırmıyor taş gönüllere içimde iğreti durur umutlar yoksa bir göç mü var başka ellere erzurum güzeli yorgun bulutlar erzurum güzeli sensiz yaylalar ayın ışığına sarılıp uyur hala nadasta mı cömert tarlalar!. gel ruyalarımı sevginle doyur erzurum güzeli sensiz yaylalar erzurum güzeli zaman geçtikçe ben eririm senin sevdan kor olur al külümü bir yel vakti gizlice salınıp gezdiğin yollara savur erzurum güzeli zaman geçtikçe erzurum güzeli ellerin kına ufuklarda koşan ürkek tay misin yıkık ve derbeder geldim kapına girişi olmayan bir saray mısın erzurum güzeli ellerin kına erzurum güzeli kara gözünde çölleredeki kervan gibi kayboldum ve sonsuz boşluğa düştüm yüzünde uçup giden bir an gibi kayboldum erzurum güzeli kara gözünde erzurum güzeli aynalara bak siyah gözlerinde beni bulursun baktıkça kalbin bir başka çarpacak gözlerin tükenir sen yorulursun erzurum güzeli aynalara bak erzurum güzeli yaşlanıyorum zaman saçlarıma rengini ekler sanma ki aklımdandır benim zorum lakin seven insan ne kadar bekler? erzurum güzeli yaşlanıyorum erzurum güzeli güzelliğin sır endamın görürüm dev aynalarda bir lahza firkatin bana bin asır bilmem ki vuslatın hangi baharda erzurum güzeli güzelliğin sır erzurum güzeli renkler soluyor ihanet tetiği çekilen yerden içimde çok garip haller oluyor medet umuyorum meyhanelerden erzurum güzeli rengim soluyor Erzurum güzeli ufuklara kan İçime sevdanın ateşi düşer Alevler diyor ki biraz daha yan Yandıkça onun da kalbi yumuşar Erzurum güzeli ufuklarda kan... erzurum güzeli şiirim vardı lügatin en güzel sözcüklerinden mısralar kuş olup sana uçardı vurulmadan önce aşk göklerinden erzurum güzeli şiirim vardı erzurum güzeli ey vefasız yar takati kamadı artık gönlümün içimde salınıp gezen duygular bir başka şeklidir sanki ölümün erzurum güzeli ey vefasız yar erzurum güzeli duama amin ’varılmaz hayale işaret’ misin elleri kınalı ey esmer gelin dünyadan cennete beşaret misin erzurum güzeli duama amin... erzurum güzeli kardaşın olam sen dünya-ahiret bacım ol gitsin mahzun olma ben sararıp ben solam sen başım üstünde tacım ol gitsin erzurum güzeli kardaşın olam erzurum güzeli beni arama kafdaği’ndayim ben senden çok uzak bir merhem bulup da sürme yarama kafidir ardımdan yas tut, ağıt yak erzurum güzeli beni arama erzurum güzeli bir gün Olur’da selalar duyarsan minarelerden çöllerde ceylana dağlarda kurda de ki ’benim aşığımdı bu ölen’ erzurum güzeli bir gün olur da... erzurum güzeli durup ufukta arkamdan son defa bakıver gitsin kapından geçerken son yolculukta tabutuma bir gül takıver gitsin erzurum güzeli durma ufukta... erzurum güzeli esmer eczacı acılar-ağrılar kabirde biter isteyene gönder iğne-ilacı bana bir fatiha bir yasin yeter! M.Kürşat Göktaş |
yüreyine saglık dadaşim
saygılarımla