Şanssız Bir Adam Diyor ki:
Çok şanssızım!
Hiçbir işim yolunda gitmiyor, Ya ben yaşamayı bilmiyorum Ya da hayat beni sevmiyor, Tuttuğum dal bir kez de elimde kalmasın, Kokladığım gül haftasında solmasın, Yine de eksik etmem duamı: “Nolur artık talihsizlik olmasın! ” Sabır,sabır,sabır nereye kadar? Bekliyorum,elbet bir gün düzlüğe çıkar, Anlatmam da bunları hiç kimseye, İçi de dışı da hep beni yakar, Roman kahramanı değilim ki, Mutluluk oyunları avutsun beni. Dur kalemim kırlma dur! Bari bu sözlerimi bitireyim, Dayan kağıdım yırtılma! Sabret de içimi dökeyim. Talihin dönmeyince çabalar boşa, Haykırasım geliyor dağlara,taşa, Hem aksilikler bırakmasın yakanı, Hem de gel mutlu yaşa! Hayallerim vardı,hiçbiri gerçek olmadı, Şans kapıyı bir kez bile çalmadı, İnat etmenin ne anlamı var? Çırpınacak gücüm bile kalmadı, Adımı kazıdığım ağacı ertesi gün kestiler, Sevdiğim çiçekleri acımadan ezdiler, Bu kadar aksiliğe can mı dayanır? Elim,kolum,ayağım teker teker bezdiler, Gün olur,şansım döner dedik avunduk, Şikayet etmedik,daima savunduk, Nasıl derim şimdi hayat şahane? Bilirim ki bu sözlerin hepsi bahane, Kalmadı küçük şeylerle avunacak halim, İncine incine kırıldı kanadım,kolum, Her seferinde yeni bir umut, Umutlarla yaşamak bir başka zulüm! Mutlu olmak için sebebim mi var? Bir kez de düşeş gel adi zar, Aramaktan yoruldum ben mutluluğu, Pes ettim artık,benden bu kadar. |