...HAYAT RÜZGÂRIM
Hayatımda ki; her olayda da, sen yok musun?
BRE zalim, hayatın kör rüzgârı? Dost olmaya da mı yoksun? Bende sen hiç de, bırakmazsın ar’ı Feleğin sert vuran, şamarımı olmuşsun? Kahırlarda çarparsın, tüm yaşantıma hicranı Bereketiyle yağmak isteyen, duygu yağmurum Bir anda, soluğumu dikçe neden kesersin ki? sen değ ilmisin ki? Olumlu geçen, tüm yaşantı ve isteğimizi Bir anda değiştiren, bin bir hoyratlığın da Bizi yakan da sensin? Yarı yolda, aptalca bıraktıran da Ey rüzgârım; neden esersin, kalleşlikle aniden? Hayatımın gönül bağrını, yakışta kırıp da O kap kara günleri, hayatıma sokarak? Sevdiğimiz, önemseyerek benimsediğimiz, tüm değerleri Canlarımızı; hazan yaprakları gibi, bir birde koparırsın da Gaddar rüzgârınla, tek tekte bizden almaz mısın? Doruğun da Bizi tüm acılarımızla, baş başa bırakıp da Koyup da, ateşin kovuğuna itmez misin? Dağıtıp da Tertemiz mutlu dünyamızdan Bir anda çöplüğe döndürüp de atan Anın da nefesimizi Boğazımıza, kör düğümlerle saplayan, sen değil misin? Kızınca, daha da bir hainsin, anlamaz öfkeyle Fırtınanca, lodosunca, tayfunlarınca Tepemize de inen, sen değil misin? Sen cani misin? Tek aşkımda ki, canım! Hayatımda ki, yegane hor rüzgârım Yoksa sen, inleterek öldüren Zalim bir fani misin? Bir anda giriverdin neden, bedenimi delerek? Kötü, sinsi ve çıkarında kalıp da, eserek? Yak Bak bir, gönlün derinine Heyhattı, bari bırak Kahır dolu gönlün o yüceliğine Tüm hayatımı; altı üste de, devrederek Sonsuzluğun, çaresizliğine girersin devirerek Sıkıverirsin kalbimi Per perişan hallerde koyup da, bedenimi! Hayatım da; Nankörce fırtınalarını bağrıma estirip de, oydun dibini Niye çıldırttın, haylazlığın da Biri de bir, bini de bir, görmedin mi? Darmadağın yollar da; tek başıma koyup da, Anlamsızca “VARILMAZ BOŞLUĞUN İÇİNDE” sen yitmedin mi ? (12.10.2010)AZAP... |