Yalan ve Gerçek
Yalan deriz bu dünyaya öyle mi?
Ebedi aleme götüren nedir? Seni dünyada var edip, büyüten sebep Yalan hayata verdiren nedir? Yalan olsaydı eğer, bunca yaşadığın ömür Sonunda neden olsun; Ateş ya da nur. Tamam, bildim yalandan muradın; Ahireti olmayan bir yalana kanandır. Böylesi hayatta yaşanan keyf ve huzur Yalandan ibaret, geçici Üç beş günlük saltanattır. İşte bu dünyayı, ahiretin tarlası bilip Çalışmazsa insan, O zaman; Büyük bir yalandır geriye kalan; Anlar ki sonradan, Oyun ve eğlenceyle oyalanan, Ebedi aleme vardığında elinde kalan: Koca bir yalan, yalan, yalan,... Evet, gerçeğe ebedi gerçek olan Allah’a, Bağlanmayan insan, Yalan içinde dolanır ha dolanır; Şimşekler çakar karanlık gecede/düşüncede, Bir adım atar, Şimşekler içinde Soğuk, yağmurlu gecede yol arar. Yalan, dünyevi bir cennet kuran, Kendi yaptığı putuna tapan Zavallı, isyankar insan. Rahman ve Rahim olan Allah’ım Kalbimi gökten inen vahyinle yu, Bıraktım kendimi vahyin ellerine Okuduğum, anladığım, yaşadığım Kur’an ile, Ruhumu pak eyle. Yalandan, inkardan, şirkten, Günah olan ne varsa hepsinden, Hicret edip Teslim oldum Senin, Peygamberlerinin, salihlerinin, sıddıklarının, Sabredenlerin yoluna Merhametinle, mağfiretinle bizleri haşreyle. Amin, Amin, Amin... (Ekim 2010 İstanbul) |