yaklaşmıştı tüm gölgesiyle mutluluk fotoğrafı çektirmişti
kasapta olacak şeymi şaşa kalmıştık hep beraber
sinekler bir yandan hücum ettiler etler kaçıp gittiler
hadi bundan sonrası sürrealist bir filmden sanki

rövaşata gördüm büyükbaş şöyle artistliğine çaktı
yaktı şen kasabı tüm bu senaristler hem acayip
kafayı taktı yola çıkmadan kasaptaki tüm etler
tek kağıda düşmüştü sinek 6’lıya ne olmuştu hem

ham oyuncular dolmuştu salona ineklediler

pineklediler kirli masalarda beleş gazoz içtiler
gençtiler yaşlılara hava atmaktı tüm mesele
façası bozuk hırpaniler gözüktü çok geçmeden

elimde 6 sayı kalmıştı oyun bitmeden önce
zero çekmişti şişkin Eleşkirt’ten bir tüccar
konuştuk otele giderken dert yandı sağdan soldan
yoldan at arabası almış başını gidiyordu

atom çağı parçalanamazdı atom aslında bir önyargıdan
dolayı şimdi havuzbaşına inmişti bekçi fıskıye
ıslatmıştı kelli felli bir adamcağızı olmazdı böyle canım
sinemada kuyruk vardı film 1. vizyondu Avrupa’da

ilk gösterimde gişe rekorları kırmıştı şaşırmıştık buna
kırmıştı o gün okulu Çantacı Selami bir düzine arkadaşı
peşinden gelmişti güya bedava sinema ısmarlayacaktı
sinemadan hüngür hüngür ağlayarak çıktı hepisi sonra

maça gitmeye niyetlendiler Selamide para suyunu çekmişti
köfte ekmek yediler kalan parayla oh karınları doymuştu
gün onların olmuştu kasaplar kahvede oturuyordu
Çantacı Selami bi selam çaktı herkes ayağa kalktı

ne de olsa aristokrasinin tok mu tok elemanıydı
babası man araba sürerdi elinde dört beş tane vardı
gün böyle uzar giderdi herkes işine koşardı
yaşardı sürrealist mahallede eskinin kalantör çocukları.

CENGİZ ZORLUOĞLU