Günebakan ElleriYükseğinde Gölağa dan bakıyor, Dağlarında soğuk sular akıyor, Güzelleri bülbül olmuş şakıyor Ne güzeldir Günebakan elleri, Yaz gelende serin eser yelleri. Yaylasına patatesi dikmişler, Fiğ ile arpayı karıp ekmişler, Güz gelende gosdil diye sökmüşler, Ne güzeldir Günebakan elleri, Yağmur yağar çoksun akar selleri. Rakımın sorarsan dokuz yüz elli, Ovadan bakınca karsı da belli, Güzelleri vardır, incecik belli, Ne güzeldir Günebakan elleri, Bunlar da bak, Allah’ımın kulları. Tokat-Niksar vazgeçemez, aslıdir, Tarihin sorarsan, çokça yaşlıdır, Kayaların yosun tutmuş paslıdır, Ne güzeldir Günebakan elleri, Bayırlar da güzel kokar gülleri. Kayabaşın Kelkitin de balkonu, Maden tepen ayrıca bir hal konu, Ne olacak, bu fabrikanın sonu, Ne güzeldir Günebakan elleri, Çalışmaktan iki büklüm belleri. Üç camiden ezanları okunur, Güzel okunursa, cana dokunur, Namaza durunca, kalbimiz yunur, Ne güzeldir Günebakan elleri, Biraz kabacadır onun dilleri. Dağlarında koyun kuzu otlattım, Azda olsa köyümü hatırlattım, Öte yüze vardım, yan geldim yattım, Ne güzeldir Günebakan yaylası, Başka yerde var mı acep böylesi. Isa der ki; nede olsa vatandır, Ecdadımız, mezarlıkta yatandır, Kötü değil, güzellikler katandır, Ne güzeldir Günebakan elleri, Konuştukça ne hoş olur dilleri |
Kabiliyetiniz kadar yazacaksnız .........