YAĞMUR ve ANNESİ
Kapı aralanıyor mazinin mahzeninde,
Bir yüzüğün gölgesi birden suya vuruyor. Tenhası tehlikeli hayaletler şehrinde, Annesi sırtıma bir siyah hançer vuruyor. Mum üfleyen ölünün daralan nefesinde, İçime bir hayatın dalgaları vuruyor. Ben kan ter içinde bir geceye düşüyorum, Ve sokak lambaları yanmıyor...üşüyorum. Tut ki şimdi öksüzüm,onun parmağı nişan. Karşımda yarınlarım boynu bükük duruyor. Yine rüzgar esiyor aynalar arasından. Kanadı kırık kuşlar öksüz gibi duruyor. Oyuncak bebekler de anne çağırdığından, Benim sevdiğim kadın şarkılarda duruyor. Ben kan ter içinde bir geceye düşüyorum, Ve sokak lambaları yanmıyor....üşüyorum. Bir kurdelaymış demek sevgilerin belgesi, Altın nişan makası ellerimi yoruyor. Benimki hüzün değil bu bir hüznün ertesi, Güllerin kokusunu tabancalar yoruyor. Rüyamda cehennemden duyduğum çığlık sesi, Bütün günahkarları firarlarım yoruyor. Ben kan ter içinde bir geceye düşüyorum, Ve sokak lambaları yanmıyor...üşüyorum. Kaybettiğim zamanı geri getirmek için, İhtiyar kör bir kadın saatleri kuruyor. Oğlu aşk kumarını artık bitirmek için, İskambil kağıdından yalnızlıklar kuruyor. Kırık güz yaprağını alıp götürmek için, İçimde sırılsıklam bir ilkbahar kuruyor. Ben kan ter içinde bir geceye düşüyorum, Ve sokak lambaları yanmıyor...üşüyorum. Kapı aralanmıyor...kapılar hep kilitli. Tut ki şimdi öksüzüm nişansız gidiyorum. Sevgi hüzünden değil,kurdeladan ümitli, Kaybettiğim zamanda kaybolup gidiyorum. O sevdiğim kadın mı şarkıların katili....? Annesinin suçunu yüklenip gidiyorum. Ben kan ter içindeyim ,biçare düşüyorum, Ve sokak lambaları yanmıyor....üşüyorum. 4 Temmuz 2003 |
Ben kan ter içindeyim ,biçare düşüyorum,
Ve sokak lambaları yanmıyor....üşüyorum.
........................................................Güzeldi
Kutlarım yazan kalemi
Selam,saygı ve dua