poyraz ve ülker yıldızının yarım günlük macerası
ahırkapı açıklarında dün sabah
sahile vurduğunu gördüm gençliğimin eyvah telefonum çalındı üstelik 20 yıl önce yoktu böyle bir risk olasılıklarım tükendi hırçın denizi seyrederken ne kadir sakindi oysa ne de cüneyt az önce yangın atlamıştı ölüm uykusunu ölüm uykusu sayıklamıştı merdivene ülker yıldızı konuk olmuştu deryalar okyanusla barışmıştı balıklar bu acımasız kuyuya alışmıştı el ense tutulmuştu gam kervanına aniden çürümüş sol yanım üzerimde tarihler seyir açarken kaybolsaydım yılgınlığında galata hazarfenleri’nin musa kazım dayı bulsaydı son cıgara demeseydi çalkantılı denize küsmeseydi paltosunu evde koysaydı kasketini yan taksaydı sazını çalsaydı surdibinde sarayburnu’nda çocuklar koşsaydı ben gelseydim barut,mustafa,veli denizdumanlı buzlanmış mı sarayburnu,sirkeci surdibi yoksulluğum ,gülhane cağaloğlu,sahaflar çarşısı,mübarek süleymaniye sen gel artık içinde yalnızlık olan tren şenlensin çarşı at gribi bulaşmasın çaprazlama operalar konuşmasın balerinler yarışmasın tiyatrolar açık kalsın köprüde balık ekmek koksun açayım camlarını büfenin sen yoksun köprüden bakayım daüssıla sen çoksun şimdi seni bulamıyorum antik kent kırallığında son kahven kalp dostum,hipertansiyon bıçak sırtı,kafa kafaya dümeni kır kaptan poyraz geliyor işte dadaş hasanda birlikte not:dadaş hasan daha önce bir şiirimde bahsettiğim hasankaleli hasandır. ozan |
kutlarım yürekten
dua ile