bu şehre veda
Kayboluş değil varoluş vuslatını beklerken,
Sevgi ve muhabbeti bulduğum şu küçücük odada, Her biri başka yürekte başka bir ben olamama umudu da varmış… Ben olduğum bende bencil değilken Kimsesizliğime uzanan ellerde bulduğum Sahiplenilmişliğin şevkatine sığınmakta varmış... Yaşanılanları ve yaşattıklarımı bir bir önüme sererken, Borç-alacak ilişkisi düşünmeden yaptığım muhasebemde Ezikliğimin ve gurursuzluğumun adını kindar diye duymakta varmış… Kısacık birlikteliğin çetenesini tutarken Mutluluk-hüzün, kardeşlik-kin gibi zıtlıkları Canımı acıtırcasına bilmekte varmış… Her bir canı ayrı can olduğu için sevmek varken Bu canlarda canımı sıkan cansızı Ve Canıma koyduğum canları ayrı ayrı sevmekte varmış… Baki kalan şu kalemde hoş bir sada bırakmak varken Mutluğumda, hastalığımda, kavgamdaki yanımda oluşunuzu Bin kere başıma kalkıp duymakta varmış… Korkunun endişesi, güzelliğin ihtişamı sarmışken, Gitmem diye geldiğim bu şehre Hazan mevsiminde veda etmekte varmış… 01/09/2010 |