Geceler
Geceler, dipsiz kuyular gibi geceler...
Ardı arkası kesilmeyen karanlık, Kelimelerin kaybolduğu vakit, Yalnızlığın o en kederli yanı... Geceler, düşlerin bitmeyen o en derin anı, Sınırsız sanılan hayallerimin bittiği dünya, Yağmuru, rüzgarı, hiçbir havası olmayan, Gözlerin sadece yıldızlardan medet umduğu sığınak. Geceler, kaçmak isteyenlerin en son adresi, Yorgun bir ihtiyarın verdiği son nefes, Ölümüne isyanın hiçbir çare olmadığı yer, Acıyı sigaranın bastırdığı sanılan mekan. Geceler, gündüze varılması güç, kısmen sonsuzluk, Belkide gündüzden biriken sorumsuzlukların boşaldığı an, Yalvarışı kimsenin duyamayacağı acizane durak, Kaderi her fırsatta anımsatan mevcudiyet. Geceler, mezardaki ölülerin yeniden doğuşu Çırpınışların, haykırışların bir şarkı gibi kulağa hoş geldiği sanılan, Aslında varlığının hiçe sayıldığı, bilinmezden gelindiği, Oysa bütün bedenlerin ona tutsak olduğunu anlatan film. |