Saç kesiği...
Kendimden geçen gemiler var
yolcusuz, tonlarca demir saplanmış gibi içime. uğursuz bir sessizlik döküyor adımdan yıldızları. ölüyor değdiğim bütün martılar ölüyorum soluksuzluğunda bu şehirin. Ha gittim, ha gideceğim. Kendime değen acılarım var, ağrısız, binlerce bıçak sökülmüş gibi az önce paslı bir hissizlik sürünüp ıssızlığına kuytularımın dikensiz çiçekler batıyorum. Ellerimde birkaç saç kesiği, yıldızların şehrini özlerken asılmış adımın harflerine kirpiklerinin arasında salınırken ay Göz kırpsan düşeceğim... ördüğüm tellerin ardında simsiyah bir gece gibi boşluğun ölüyor adımda sağrısı çatlamış yağız atlar. Ölüyorum, çığlık gibi keskin suskunluğunda bu şehrin. 21.08.2010 A’k |