Yiğitlere kına yakıp, göndeririz askere.
Uğurlama düğün olur şerefiyle bizlere.

Koş Mehmet koş haydi koçum rastgele.
Şanınla şerefinle kısmet olsun tezkere.

Coş mehmedim coş, vatan için el ele.
Allah’ ın lütfu olan anlatılmaz yürekle.

Göz göz olmuş, askerimin ana yüreği.
Vatan için görev almış ocağının direği.

Yavuklusu gam, kasavet yolunu bekler.
Takvimlerde günler sayar uç uca ekler.

Oyyy Mehmet oy, benim kınalı kuzum.
Vatan için görevdesin yolun çok uzun.

Çatmışsın gür kaşını, yüreğin masum.
Yurda şehit olmakmıdır onurlu arzun?

Kurban ol diyemi kınaladı anan saçını.
Ay yıldızın; parçalar uğursuzun haçını.

Ata’ lardan kalan, aziz vatan mirasın.
Dağ, taş dinlemezsin eşkiyayı kırarsın.

Toplansa birlik olup çapulcular ordusu.
Yüreğiyle cevap verir anaların kuzusu.

Gazi isen gurur duyar, şeref sayarsın.
Al bayrağın gölgesinde yaran sararsın.

Haykırıp ses versekde, yeter nidasıyla.
Vatan için ölüm de var elbet bu yolda.

El oğlu akşam evde, sabahları kışlada.
Teröre kurban vermek, kimlere fayda.

Tatlı canlı bey zadeler, bizden olamaz.
Akacaksa yiğit kanı, damarda durmaz.

Sen Türk oğlu türksün, alnın hep açık.
Savaşçıyız, yüz yıllarca tarihler yazdık.

Ak sütünü helal eder kuzusuna analar.
El bebekli, gül bebek bundan ne anlar.

Hasretler yumak olsa önce vatan der.
Yanılıpda soran olsa, şehitlik her yer.

Vurulmuş tertemiz alnından mehmet.
Allah’ ım; günahı varsa, ne olur affet.

Tertibi anlatmış; ölürken gülümsemiş.
Allah’ım ne mutlu bana şehidim demiş.

Daha yirmi yaşında girdi kara toprağa.
Şehit oldu gurur ile, mukaddes vatana.

Tükendi şafaklar artık gün sayma yok.
Nice kınalı kuzu var, ey gafil sen kork!

Yeni sahibini arıyor, tüfeği ve süngüsü.
Milletime vatanımdan bir kınalı öyküsü.

Yüce Rabbimize yakararak, ederiz dua.
Aç cennet kapını Yarab, kınalı kuzulara.

MEHMET FİKRET ÜNALAN