Sus, hiddete bürünüp hırsla nefeslenme!Ey can haddini bilmelisin Nefesin azizliğine itibar ederek, sevginin diliyle bütünleşmelisin Mütemadiyen asileşmemelisin, he vakit bahane için ruhunu bizar etmemelisin Müddet-i nefes nedir, rahmet kimin tasarrufunda bulunan itibar edilen cenahtır Her an yargıç mı olmalısın Ne zaman sanığın ah u figanını anlamaya azimle çalışacaksın Mağdur ve mahzun olmak nedir, halinin derinliğinde yaşamaya başlayacaksın Sabrın ve irfanın, ihsan ve izanın aşkla zerk olunan manasından haberdar olacaksın Hüküm sahibi olmak liyakat ister Ehliyet sahibi olmak söyle hadi, halin için ne kadar kifayet eder İnsan zafiyetleriyle insandır, hata ve tercihlerle hesaba çekilecek candır, bekler Her vakit korku ve kaygıyı yaşatacaksan, esaret etmeyi başarman ne büyük keder Ne vakit seni düşünmüşsem Eziyet vermeni sinemin her lahzasında derinden hissetmişsem içim acır Her zaman bir bahane aramaya başlarım, feryadımı bir gün anlayacağını umarım Göçüp gitmeden, suskun halimin serinliğine gizlediğim figanımı hissetmeni anarım Bakışlarım niye kaçkındır Ruhumu firar ettiren çığlığın ne vakit duracaktır, sürur başlayacaktır Tebessüm etmeyi unutturdun, gam içinde bir ömür tüketmemi sağladın, acıdır Kırıp dökmeden, hiddeti öncelemeden, gazabı halinde görmeden göçmem sancıdır Mustafa Cilasun |