Benim Gibiydin Sanki
Deniz gibiydin sanki..
Masmavi gözler, dalgalanalırdı karşımda Yelken açmak isterdim o berrak sularda Susardım izlerdim sessizliğini Kimse mi kimsesiz mi olduğumu bilmeden Bir ada arardım sanki Sığınma isteğim büyürdü yaklaştıkça sahiline Martılar uçuşurdu üzerinde Bir simiti usulca bölerdik o zaman üçe Küçük bir dilime bakardı gözlerin Martılar açken yiyemezdik tabi.. Deniz gibiydin sanki Öyle kararlı, öyle güçlü, öyle engin ki.. Şafak gibiydin sanki.. Elim eline dokununca kıpkırmızı olurdu yanakların Kıpırdardın güneş gibi Dağların arasından çıkmaya çalışırdı mutluluk Gizlerdin, saklardın onu gece gibi Bir uçurum olur sana bakardım o zaman Kıskanırdım o dağları Bilmezdim ki güneşin uzaklığını Karanlığa isyan edip sana ulaşmaya çalışırdım Kaçırırdın ellerini, Terlerdin Şafak gibiydin sanki Öyle huzurlu, öyle heyecanlı, öyle canlı ki.. Güneş gibiydin sanki.. Kısacık sapsarı saçların parlardı Ellerimi gezdirince üzerinde kızardın ışığının ulaştığı onca canlıyı düşünürdüm Seninle hayat bulan, seninle yaşayan.. Dokununca güneşine, aydınlanırdım Gökyüzü olup içime alırdım o zaman seni Doğuşunu da severdim batışını da Hep bulutlara kızardım Yanımdayken seni benden alışlarına.. Güneş gibiydin sanki.. Öyle tek, öyle merhametli, öyle sade ki.. Şarap gibiydin sanki.. Dudaklarının tadını doldururdum kadehime Tazeliğini Yıllar geçince daha da güzelleşmesini Kendime saklardım Kapatırdım şişenin ağzını Varlığınla canlanırdım Ne zaman dokunsa dudaklarım Heyecanlanırdım, susardım Bırakamazdım kendimi doyumsuzluğa Biteceğinden korkardım Şarap gibiydin sanki Öyle yenilenen, öyle aynı, öyle mutlu ki.. Gökyüzü gibiydin sanki.. Merdiven dayayıp ulaşmaya çalışırdım sana Ben tırmandıkça daha da uzaklaşırdın Bir çengel takıp ipin ucuna Kuyruğundan yakalamaya çalışırdım seni Her seferinde yeryüzü baskın gelirdi DÜşerdim, dizlerim kanardı Ellerim çizilirdi Yine de severdim her şeyimle beni kucaklayışını Hep orada oluşunu, kaçmayışını Nefes aldıkça içime çektiğimi hayal ederdim İşte o zamanlar yaşadığımı hissederdim Gökyüzü gibiydin sanki Öyle derin, öyle sonsuz, öyle içten ki.. Benim gibiydin sanki.. Seni gördükçe zaman dururdu, mekan dururdu Sana akmayan bütün nehirler kururdu Yuvasını dallarına yapmayan kuşun mutluluğu bozulurdu Sana dokunmadan esen rüzgar şaşırırdı yolunu Sana bakmayan gözlerim sanki kör olurdu Ve bir gün hepsi kayboldu Müziğin sesi kesildi Sözler anlamlarını yitirdi O gün anladım gittiğini Ve seni yokluğunda da sevdiğimi Gittin ve sustum Her şey değişti ama hiçbir şey değişmedi Deniz yine aynı mavi, güneş yine aynı Elimde bir kadeh İçinde dudaklarının tadı Benim gibiydin sanki Öylesine gerçek, öylesine büyük bir aşktı ki.. |
Seni gördükçe zaman dururdu, mekan dururdu
Sana akmayan bütün nehirler kururdu
Yuvasını dallarına yapmayan kuşun mutluluğu bozulurdu
Sana dokunmadan esen rüzgar şaşırırdı yolunu
Sana bakmayan gözlerim sanki kör olurdu
Ve bir gün hepsi kayboldu
Müziğin sesi kesildi
Sözler anlamlarını yitirdi
O gün anladım gittiğini
Ve seni yokluğunda da sevdiğimi
Gittin ve sustum
Tebrik ederim. Çok güzel bir şiirdi.
Saygı ve selamlarımla.