SAVRULDUK
Ne hayallerimiz vardı seninle mutluluğa dair,
Sevdamız hiç bitmeyecekti, hiç bitmeyecekti gönlümüzdeki yangın Mutluluğu yudum yudum içecektik acele etmeden, Ellerimiz hiç ayrılmayacaktı birbirinden... Bir deli rüzgar esti savurdu bak ikimizi, Sonbahara döndü mevsimler, anlamını yitirdi şiirler, Fırtına kasırgaya, kasırga boraya, bora tayfuna dönüştü.. Kopardı bizi birbirimizden savrulduk. ellerimiz ayrılmak istemeyerek kenetlenmişken, Keskin bir bıçak kan revan içinde bırakırken bileklerimizi, birdaha toplayamayacaktık o beyaz papatyaları Gözyaşlarımız çağlayarak akarken gözlerimizden, mil çektiler birdaha görmeyelim diye birbirimizi, Her güne uyanırken ayrılığımız yakıp kavurmayacaktı bizi, her gece sessiz çığlıklar atmayacaktık gökyüzüne, ve Dolunay öyle mahzun bakarken yeryüzüne buz kesmeyecekti yüreğimiz, ve...ve inan sevgili hasret türkülerinde ağlamamalıydık biz ve inan biz hiç ayrılmamalıydık... nasılda yıktılar acımadan yokettiler sevgimizi. Şimdi ne kadar özlesemde seni hissedemiyorum, Ne kadarda istesemde sevemiyorum seni.. İşte acımadan yıktılar evliliğimi ve acımadılar çocuğuma, Şimdi mahzun bir oğul ve yalnız bu kadın gözleri yollarda, Gelirmi acaba o eski günler diyerek beklemekteler. Ne tamamen onun olabildin sen ey yar, nede tamamen benim.. Muallaktaki taş misali havada duruyor sevdam... Ayrılığımızın üstünden sanki asır geçti yar, Ne sen benden kopabiliyorsun ne ben seni bırakabiliyorum Ama seni sevmek istesemde artık sevemiyorum... |