İçinde Yarın Olmayanbana büyük zamana küçük hayatımdan döküntüler bunlar... ciddiye almayın söylediklerimi / içinde gerçek yok çünkü hiç bir güzel söz yansıtmıyor ne güzelliği ne de çirkefliği hele hele gerçeği hiç mi hiç barındırmıyor sevdalar şiirlik şarkılık / aşk´la karşılaşmadık gönlüme sorsan tutkusu zigana dağları aşka sorsan bir sincap yamacı belki de sevda bile değil bana zor zamana kolay canımı yakan dertler bunlar... ne dilin kemiği var ne de ayrılık bir hançer bir avazdır bizimkisi bir anlık suya varan yarasını yunuyor / çığlığını unutuyor unutun bütün "sensiz yaşayamam" zırvalarını bu söylenen, toyluğun güzel bir yalanı bir resim çekinmek gibi içinde yarın olmayan kimse kimseyi suçlamasın yaşamadan hiç bir güzel söz anlatamıyor zamanı şimdiden söyleyebilirim sana yeminlerinden döneceğini bir zaman sonra canının cananın önüne geçeceğini sende resimler yakıp sende mektuplar yırtacaksın sende saçların ağardığında martılarlan vedalaşacaksın bana büyük aşka küçük yüreğimden dökülen hüzünler bunlar... büyütecek seni zaman büyütecek seni yaşadıkların bir zaman gelecek aklında ve kalbinde taşıdıkların sana seslenecek Yaşadıklarının tek şahidi kendinsin, İçinde yarın olmayan bir resimsin...! |
"unutun bütün "sensiz yaşayamam" zırvalarını
bu söylenen, toyluğun güzel bir yalanı
bir resim çekinmek gibi içinde yarın olmayan
kimse kimseyi suçlamasın yaşamadan"
Mutluluk bir resime poz verdiğin an kadardır. Aşk bize bir boy büyük mü gelir? Hüzünlüydü, iç yangınlı dizelerdi
Yüreğinizi selamlıyorum