Kadınım
Gözlerin neden buğulu yine,
neden! neden, yapma; yazıktır onlara, o, yosun renkli, gözlerine yazıktır, bilirim senin zaman içinde çektiğin acılarını, bilirim ben, bilirim. Zamanların, seni nasıl çok yorduğunu, ve benim gibi seni de..... seni de, çok yorduğunu, bilirim, ben. xxx Bir yaz aşığı değildik, biz bilirsin, çınar gibiydi, sağlamdı bizim aşkımız, aslında, şimdi güz mü geldi, hazan vakti mi, gönlümüzdeki zamana, sarardı mı gönlümüz, sarardı mı yapraklar gibi, savrulacak mıyız, güz rüzgarlarının önünde, hazan vakti. Delicesine, rüzgarlar önüne katmış ortalık yerlerde, gazel gibi haa, şu gazeller gibi ! inanamıyorum, inanamıyorum, buna asla. xxx Güzeldi sevdamız, güzeldi aşkımız, yıllar geçtikçe, eskidi mi yoksa,aşk eskimez ki, sevdamız eskidi’ mi yoksa, Söyle? çürüdü mü gönlümüzdeki, aşk resmi olan o çınar ağacımız, döküldü mü aşk resmi yaptığımız kabukları, o seni seviyorum yazdığımız. Ağaç kabukları, yerlere birer, birer, yıllar, içinde. xxx Bakma sen yüzlerimin, kırışıklığına, ben, hala eskisi sağlam eskisi gibi delice, seviyorum seni, yüzlerimizde kırışıklar olsa da, çukurlar çoğalsa da, sen hala benim için taze bir çiçeksin, bir koncasın, gülsün benim için, tıpkı eskisi gibi. belki koncalığın geçti, açıldın saçıldın amma, haa yaşlandın da…../ birazcık amma. varsın, olsun, ben de senden farklı değilim ki, bak şu yüzlerime kırarmış saçlarıma, zamanı hatırlatır her ak teli. xxx Benim için sen hala, o kalp resmi yaptığımız taze çınarsın, bense o çınarın, hala gölgesindeyim, dizlerinde uzanan. senin gölgene, dizlerine,himmetine, sığınanım da mutluyum ben, mutluyum ben, / hala da, mutluyum ben….. yüzlerin kırışsa da, saçların ağarsa da, benim için sen hala güzelsin, hala güzelsin, güzelsin sen. bilesin sevdiğim kadın sen. xxx Ben gül ağacıydım, sen onun dalımda, gül goncamdın, ne oldu soldun mu,/ hayır,/ hayır bak hala ben sağım, ve sen de sağsın, kırış,kırış olsa da / yüzlerimiz,/ ne önemi var,şimdi bunun, aşkımız/ hala durduktan, ve biz yaşadıktan beraber olduktan sonra./ xxx Biraz yeri kuru da olsa, çınar dallarımız yeter ki,kıracak fırtınalar çıkmasın, yeter ki esmesin güz rüzgarları, / esmesin,/ kırılmasın, dallarımız, tutmasın, ellerimizden koparmasın bizi.. sen benim için hala goncasın, yeter ki, rüzgar alıp götürmesin kırarak, ’bir gece vakti, ansızın benden seni.’ xxx a.yüksel şanlı er |
Ürkek bakışlarının kanatlarına lâl yüklediğim.
Bir limon damlası tadında sevdası,
Kurumuş düşümün cansuyu,
Ve sen kadınım,
Dönüş biletini unutmuşluğa vurduğumu biliyormusun?
Saygılarımla