Ona Ve Yurduna Dair...
Sevdan bir yüreğin yağmur altında ıslanışı
Her yağmur damlası bir pişmanlığın gözyaşları Ben mahcup bir eda ile avuçlarımı sana açarım Yarabbim,bir dostunun yurdunda tövbelerin en asiline rastlarım Yunusun dağlarda bıraktığı dergâha layık görmediği odun olmaktan korkarım Kapı eşiğinde beklerden heyecan fırtınasına yakalanırım Seni güllerin içinde ararken sen kendini nasılda fark ettirirsin Ben gaflet girdabında boğulurken elin uzanır, endamın süzülür ölümü ve ALLAHI hatırlarım Zengin bir babanın şımarık evladı hisleriyle yaşamak bu hayat bu diye haykırırım Ömrümün en uzun anlarını kana kana yaşarım Bir tekbirin güzelliğini vicdanımla paylaşırım Dilini kalbine indirmiş dervişlerin gözyaşlarını toplarım Ana kucağı gibi sıcak bir çorbayı tahta kaşıkla yudumlarım Çaylarını acık muhabbeti koyu götüren erenlerin doğudan batıdan gönül verenlerin Asırlık kardeşler gibi birbirlerine nasıl kurban olduklarına bir kez daha tanık oluyorum Bir derviş gül deryasından topladığı himmetleri çelikten kalbine saklıyor El sallayıp anahtarını otobüsün camından fırlatıyor Mesaj alınmıştır Güle güle derviş güle güle |