MASALMIŞ HEPSİ
Kocaman bir orman düşle,
Cıvıl cıvıl canlılarla dolu Daldan dala atlayan maymunlar, Neşeli ötüşleriyle cana can katan kuşlar Telaşlı yaşamlarıyla böcekler, Renk ahenginde dans eden çiçekler,otlar Ve,,,,akıp giden hayatlar... Masal bu ya..... Güzellikler ülkesi ormanımızda Yer yer kırılmış dallarıyla, Dikkatlerden gözlerden uzak, Sakin,dingin yaşamıyla Kendi iç dünyasında yaşayan bir AĞAÇ varmış.. Ve günlerden bir gün; Güneş yürekli,canlı, neşeli bir kuş konar Kırık dallarından birine ağacın.. Ve tüm sıcaklığıyla ısıtır üşümüş bedenini. Can gelir,kan gelir kırılan dallara, Filizlenir yeşerir,tomurcuklar açar heryerinde. O güne kadar tepkisiz yaşayan ağaç, Kayıtsız kalamaz Güneş yürekli kuşun bedeninde yarattığı güzelliklere, Ve bırakır kendini onun sıcaklığına, Açar yüreğini sonuna dek,, Kuş ve ağaç bir bütün olurlar o günden sonra, Tek gövdede iki yürek gibi.. Günler aylar böyle mutlu geçer, Tekrar eski güzelliğine kavuşur ağaç. Bir ceylan güzelliğine ulaşır Rüzgarda dans eden dalları, yaprakları. Ama,,tüm bu güzelliklerle mest olan ağacın Bilmediği bir şey vardır, Gelişiyle dünyasını güzelleştiren kuş, Daldan dala konmayı seviyormuş.. Bilemezdi ağaç,ve öğrenmesi çok sürmedi,, Bizim hercai kuş ihmal etmeye başladı ağacı, Uğramaz oldu dallara eskisi gibi. Şimdi dallar öksüz, Çimen yeşili yapraklar ıssız kalmıştı.. Ve Masal işte..ağaç bunu kuşa sorduğu zaman Bir türlü yanıt alamadı. Tek evim,sığınağım sensin diyemedi.. Çünkü o bir GÖÇMEN kuşu idi.. Ve gittiği hiçbir yerde uzun süre kalamazdı. Hep yeni heyecanlar peşindeydi,, Bir günde döküldü tüm gazelleri ağacın, Dalları boynunu eğdi, Gövdesinde çatlaklar oluştu.. Oysa hazana çok vardı, mevsim yaz idi. Hazan çökünce ağacın yüreğine Tüm güzelliği sarardı soldu.. Ve şimdi ağaç yine eski halinde, kendi iç dünyasında hesaplaşmakta.. Kimbilir belki birgün yine karşısına güneş yürekli bir kuş çıkar Alır götürür onu güzellikler ülkesine,,, 5 temmuz pazartesi/2010 |